Günah işlemek. Hedefine isabet etmemek. Yanılmak. |
ÎóØöìøó ÜÜÜóÜÜ ÎóØóÃð æ ÎóØúÆðÇ |
(=) |
ÃÎúØÃó |
Günah. |
ÇáÎöØúÁ (Ì) Ãó ÎúØÇÁ |
Hata, yanılma. |
ÇáÎóØóÇÁ |
Günah. |
ÇáÎóØöíÆóÉõ (Ì) ÎóØóÇíÇ |
Hitabede bulunmak, hitabetmek. |
ÎóØóÈó ÇáäøóÇÓó º æ Ýíåã º æÚáíåã ÜÜÜõÜÜ ÎØÇÈóÉð º æ ÎõØúÈóÉð |
Evlilik teklif etmek, kız istemek. |
æ ÜÜ ÝáÇäóÉð ÎóØúÈðÇ æ ÎöØúÈóÉð |
Konuştu, söyledi, söz tevcih etti. |
ÎÇØóÈóåõ |
Evlilik teklifini kabul etti. |
ÎóØøóÈóåõ Ã ÎúØóÈó |
Söz, mektup. |
ÇáÎöØÇÈõ |
Durumu tam manasiyle anlatan söz. Davayı hükme bağlamaktaki maharet. Yeri gelince (ÃãøóÇ ) demek. |
ÝÕáõ ÇáÎØÇÈ |
Mantıkta : Zanna dayanan öncüllerden kurulmuş kıyas. |
ÇáÎóØÇÈóÉõ |
Hal, durum. Üzerinde çok konuşulan önemli mesele. |
ÇáÎóØúÈõ (Ì) ÎõØõæ Èñ |
Kirli renk. Hitabe. Giriş. |
ÇáÎõØúÈóÉõ (Ì) ÎõØóÈñ |
Evlenme teklif edilen kadın. |
ÇáÎöØúÈóÉõ |
Güzel konuşan, hatip. Topluluk namına konuşan. Evlilik teklifinde bulunan. |
ÇáÎóØöíÈõ (Ì) ÎõØóÈóÇÁõ |
Sallanarak ve böbürlenerek yürümek. Hareket ettirmek. |
ÎóØóÑó Ýì ãóÔöíåö ÜÜÜöÜÜ ÎóØúÑðÇ æ ÎóØóÑóÇäðÇ |
Aklına gelmek, hatırlamak. |
æ ÜÜ ÈÈÇáå æ Ýíå æ Úáíå ÎóØúÑðÇæ ÎõØõæÑðÇ |
Tehlikeye soktu. |
ÎÇØóÑó Èå |
Mubaheseye girdiler. |
ÊóÎóÇØóÑóÇ |
Hatıra gelen şey. Akıl, zihin, ruh. |
ÇáÎóÇØöÑõ (Ì) ÎóæÇØöÑõ |
(=) |
ÇáÎÇØöÑóÉõ (Ì) ÎóæÇØöÑ |
Tehlike. Mubahase. Karşılık. Hisse. |
ÇáÎóØóÑõ (Ì) ÃÎØÇÑñ |
Müddet, zaman. |
ÇáÎóØúÑóÉõ |
Şeref ve şöhrette eşit, denk. Yular, ip. |
ÇáÎóØöíÑõ (Ì) ÎõØõÑñ |
Yüzde çizgi olmak, kıl bitmek. (-alâ) : İşaretlemek. (-o) : Nişan dikmek. Yarmak, kazmak.Yazmak. |
ÎóØøó ÇáæÌå ÜÜÜõÜÜ ÎóØøóÇ |
(=) Sınır çizdi. Parselledi. |
ÎóØøóØóåõ |
Plân, proje. |
ÇáÊøóÎúØíØõ |
Satır. Yazı. Yol. Çizgi. |
ÇáÎóØø (Ì) ÎØæØ |
Ekvator çizgisi. |
ÎóØøóÇáÅÓÊæÇÁ |
İş, durum. |
ÇáÎõØøóÉõ (Ì) ÎõØóØ |
Bir insana ait arazi parçası, parsel. |
ÇáÎöØøõ ÇáÎöØøóÉõ ÎöØóØ |
Bir nevi mızrak. |
ÇáÎóØøöìõø |
Cetvel. |
ÇáãöÎúØóÇØ (Ì) ãóÎÇØöíØ |
El yazması. |
ÇáãóÎúØæõØ (Ì) ãÎØæØÇÊ |
Elle yazılmış nüsha. |
ÇáãóÎúØõæØóÉõ |
Sür’atle geçmek. (-o) : Kapmak, çekip almak. Göz almak. |
ÎóØóÝó Ü ÎóØúÝðÇ æ ÎóØóÝÇäðÇ |
(=) |
ÎóØöÝó ÜÜÜóÜÜ ÎóØúÝðÇ |
Hedefini şaşıran ok. |
ÇáÎóÇØöÝõ (Ì) ÎæÇØöÝõ |
Çengel. Pençe. Kırlangıç. |
ÇáÎóØøóÇÝõ (Ì) ÎöíØóÇØíÝõ |
Canlıdan kesilmiş parça. Bir sorumluk süt. |
ÇáÎóØúÝóÉõ |
Bozuk, karışık söz. Bozuk düşünce. |
ÇáÎóØóáõ |
Ahmak. |
ÇáÎØöá |
Yular. Yay kirişi. |
ÇáÎöØÇã (Ì) ÎõØõãñ æ ÃÎúØöãóÉñ |
Burun, burun ucu, gaga. |
ÇáÎóØúã (Ì) ÎõØõæ ãñ æ ÃÎúØóÇãñ |
Hatmi bitkisi. |
ÇáÎóØúãöìø |
Yürümek. |
ÎóØÇ ÜÜÜõÜÜ ÎóØúæðÇ |
(-o) : Yürüdü geçti. |
ÇÎÊóØöóì |
Adım. |
ÇáÎóØúæÉ (Ì) ÎöØÇÁñ |
Adım. |
ÇáÎõØæÉ (Ì) ÎõØì |