0

باتَ فلانٌ ـــِــ بَيتًا ، و بياَتاً ، و مبِيتاً ، ومبَاتأ ، و

Gece, olmak. Gecelemek. Evlenmek. Bir işi gece yapmak.

بَيتو تةً

İnşa etti. Bir işi gece yaptı. Geceleyin kararlaştırdı, tedbir aldı. Gece baskını yaptı.

بَيَّتَ البيتً

Gece, geceleyin.

البيات

Mesken, ev. Kâbe. Kabir. Şi’rin iki mısraı.

البَيْتُ : (ج) أبيات ، و بُيوت

Helâk olmak. Batmak.

باد ـــِــ بَيْدًا ، و بَيادًا

Çöl.

البَيْداه : (ج) بِيدٌ

Ancak, lâkin, çünkü.

بَيْدَ

Harman yeri. Dövülmemiş ekin.

البَيْدَرُ

Yumurtlamak. Yumurta gibi şişmek. Yağmur yağmak. Sıcak olmak.(-min) : Kaçmak.

باصنَتِ الد جاجةُ وغير ها ـــِــ بَيضًا

Beyaz giyindi. Kör oldu. (-o) : Beyazlaştırdı. Kireçle sıvadı. Kalayladı. Temize çekti.

بيّضَ

Beyaz. Gümüş. Kılıç.

الأ بْيَض : (ج) بِيضٌ

Güneş.

البيْضاء : مؤنث الأ بيض

Buğday. Kazan. Ağ.

 (ج) بيضٌ

Husye. Baş ağrısı. Merkez. Miğfer.

البَيْضَــةُ : (ج) بَيْضٌ

Hayvanın ayağını yardı.

بَيْطَرَ الدابةَ

Satmak. Satın almak.

باعه الشىءَ ، وباعه منه و له ـــِــ بَيْعًا ، ومَبِيعًا

Satış akdi yaptı. Andlaştı.

با يَعَه

Satın aldı. (-li) : Namına satın aldı.

ابْتاعَهُ

Kilise.

البِيَعة : (ج) بِيَعٌ

Satan, satın alan.

البَيْع

Uzaklaşmak, ayrılmak. Kız göçmek. Göçmek. Ortaya çıkmak. (-o) : Açıklamak.

بانَ منه ، و عنه ـــِــ بَيْنًا ، و بُيُوناً ، و بَيْنُو نَةً

Ayrıldı. Muhalefet etti.

با يَنَهُ

Meydana çıktı. Düşündü, tedkîk etti.

تَبَيّنَ

Delil. Açıklama.

البيَان

“Ara, arası”.

بَيْنَ

“İkisi arası”.

بَيْنَ بَيْنَ

Ayrılık. Kavuşmak.

البَيْنُ

Açık delil.

البَيِّنَةُ