Başlangıη, istek ve teşvik edatı.

ΓαΒ

İsmin “e” halini gösteren cer harfi.

Εασμ

Çekil!

Εανί Ϊδμ

Şunu alır mısın?

ζΗανί εΠΗ

“Bunlar, şunlar”. “Onlar ki”.

Γζασμ ΅ ΓζαΗΑφ ΅ ΓυζαΖφίσ ΅ ΗαΓ ασμ

ın cem’i. “sahipleri”. m.

ΓζαΗΚ ( ΠΗΚ )

nun cem’i. “sahipleri”.

Γζαυζ ( Πζ )

Toplanmak. Her taraftan gelmek. Devamlı yağmak. Filiz vermek. Yaranın dışı iyi olmak.

ΓασΘσ Ηαήζγυ άάάυάά ΓαυΘπΗ

Eksiltmek. Değerini dόşόrmek. Vazgeηirmek.

ΓασΚσ ΗαΤμΑσ άάάφάά ΓαΚπΓ

Alışmak, sevmek, ısınmak.

Γαφέσευ άάάσάά ΕαϊέΗπ ζ ΓσαϊέπΗ ζ ΕαΗέΗπ

Arabuldu. Bitiştirdi. Kitap yazdı. Bine tamamladı.

Γαψσάέσε

Ant. Teminat. Teminat όcreti, vergisi. Ruhsat.

ΗαΕαΗ σέ

Bin.

ΗαΓαϊέυ ΅ (Μ) Β αΗέ ζ Γυαυζέρ

Dost. Metres.

ΗαΕ αϊέυ ΅ (Μ) Β αΗ έ

Dostluk, arkadaşlık. Anlaşma, alışma.

ΗαΓαϊέΙ

Elηilik. Elηi. Çiğnenen ve yenen.

ΗαΓαυζ ί

Ahit, ant. Yakınlık. Kin. İyi kök.

ΗαΕαψυ

Teşvik edatı.

ΓσαΓψ

İstisna edatı. “Ancak, başka”.

ΕφαΓψ

Acımak, ağrımak.

Γαφγσ ά σ ΓασγΗ

Kulluk etmek. Emin kılmak. Hayret etmek. (-ilβ) : Sığınmak. (-alβ) : Çok şikβyet etmek. (-bi) : kalmak.

Γασεσ έαΗ δρ άάάσάά Ε αΗσ εΙ ζ Γαυζ εΙ ζ Γαυζ εφνσΙ

Kulluk etti. Tanrılık iddia etti.

ΚσΓαεψ σ

Tapınılan her şey.

ΗαΕαε : (Μ) Β αφεσΙ

“Yβ Allah!” gibi nida yerinde kullanılır.

Ηααψσευγσ

Kendisinden sonra gelen kısmın nadir olarak vuku bulduğunu ifade eder : “bazen, bindebir...”

Ηααεγ Ε αΓ Γδ νίζ δ ίΠΗ

Çabalamak. Aciz kalmak, kesilmek. Elinden geleni yapmak. (-o) : Terketmek. Vermek.

ΓαΗσ άάάυάά ΗαϊζπΗ ζ ΓυαυζψπΗ ζ ΓανΗψπ

Yemin etmek.

Βασμ ΕναΗΑπ

Nimet.

ΗαΕ αμσ ά ΗαΓ αμσ ΅ (Μ) ΒαΒΑρ

Sağrı, but. Koyun kuyruğu. Lop et.

ΗαΓ αϊνΙ ΅ (Μ) Γ αΗσνΗ σ