Tutuşmak, alevlenmek. |
أجَّـت النارُ ـــُــ أجًّا |
Su acı ve tuzlu olmak. |
و ــ الماء أُجُوجاً وأجُوجة |
Acı ve tuzlu su. |
الأجاج |
Kemik eğri tutmak. Kiraya vermek. Ücret vermek. İşçi olmayı kabul etmek. |
أجَرَ العظمُ ـــُــ أَجْراً وأجُوراً وإجاراً |
Kiraya vermek. Ücretini vermek. Ücretle kullanmak. |
آجَرَه إيجاراً |
Gündelik vermek. Gündelikle kullanmak ve çalışmak. |
آجَرَه مُؤَاجرة : استأجره |
Hayır yapıp sevap bekledi. |
اءتَجَرَ |
Ücret. Kiralama akdi. |
الإجارة |
İşçi. Irgat. |
الأجير : (ج) أُجَراءُ |
Armut. |
الإجَّاص |
Tutmak. Men’etmek. |
أجَلَ الثىءَ ـــُــ أجْلا |
Geri kalmak. |
أجِلَ ـــَــ أَجَلا |
Geri bıraktı. Vakit tayin etti. |
أجَّلَ الشىءَ |
Toplandı. Geri bıraktı. |
تَأجَّل |
Âhiret. |
الآجِلة |
Sebep. |
أَجْل |
Evet. |
أجَلْ |
Müddet. |
(الاجل) (ج) آجال |
Sık ağaçlık.Çalılık.Kamışlık.Arslan yatağı |
الأَجَمة : (ج) أَجَم ، وإِجام ، وآجام |
Suyun tadı, rengi ve kokusu bozulmak. |
أجَنَ الماءُ ـــُــ أَجْنَـا |
Çamaşır teknesi. |
الإجّانة |
Çamaşırcı tokmağı. |
المئْجَنَة |