MEVLÂNÂ KÂSIM ALİ BEDAHŞÎ
Hindistanda yetişen büyük velīlerden. İsmi, Mevlānā Kāsım Ali Bedahşī olup,
önceleri Hāce Muhammed Bākī-billah hazretlerinin talebelerinden iken, terbiyesi
ve bu yolda yetişmesi, İmām-ı Rabbānī hazretlerine havāle olunanlardandır. Doğum
ve vefāt tārihleri tam olarak tesbit edilememiş ise de onyedinci asrın
ortalarında vefāt etmiş olduğu bilinmektedir.
Mevlānā
Kāsım Ali önceleri Hāce Muhammed Bākī-billah hazretlerinin talebelerinden idi.
Hāce hazretleri, onun terbiyesini, mānevī olarak yetişmesini, İmām-ı Rabbānī
hazretlerine havāle etmiş, o da Mevlānānın yetişmesi iēin ēok gayret etmiştir.
İmām-ı Rabbānī, Bākī-billah hazretlerine gönderdiği bir mektupta Mevlānānın
hālini şöyle anlatır: Mevlānā Kāsımın hāli daha iyidir. Hāllere gark oluyor ve
kendini unutuyor. Adımını bütün cezbe makamlarından yukarıya attı...
Yine
İmām-ı Rabbānī, Bākī-billah hazretlerine yazdığı başka bir mektubunda: Mevlānā
Kāsım Alinin herkesi en yüksek makāma ulaştırmaktan nasībi vardır. Herşeyin
doğrusunu yine Allahü teālā bilir. diye yazmıştır.
İmām-ı
Rabbānī hazretlerinin Mektūbātının birinci cild, 118. mektubu Mevlānā Kāsım
Aliye yazılmış olup şöyledir:Bizi sevenlerden Mevlānā Kāsım Alinin yolladığı
mektup geldi. İēindekiler anlaşıldı. Fussilet
sūresinin 46. āyet-i kerīmesinde meālen: İyi iş yapan kendine iyilik etmiş
olur. Kötülük yapan da, kendine etmiş olur. buyruldu. Hāce Abdullah-ı Ensārī buyurdu ki: Yā Rabbī! Her kimi helāk
etmek istersen, bizim üzerimize saldırtırsın.
Fārisī
beyt tercümesi:
Korkarım ki, dertlilere gülenler,
Tard
olurlar, īmānı kaybederler.
Hak
teālā, bütün müslümanları, bu fakīrlere (tasavvuf büyüklerine) inanmamaktan ve
onlara laf atmaktan korusun. İnsanların efendisi sevgili Peygamber efendimiz
hürmetine bu duāmızı kabūl buyursun Âmīn.
KAYNAKLAR
1)
Berekāt-ı Ahmediyye; s.378
2)
Mektūbāt-ı İmām-ı Rabbānī; c.1, m.118
3)
Tezkire-i İmām-ı Rabbānī; s.341
4)
İslām Âlimleri Ansiklopedisi; c.16, s.42
|