CİLD       ALFABE       KONU       KABR-İ ŞERİFLER

1.   2.   3.   4.   5.   6.   7.   8.   9.   10.   11.   12.
     
 

CEVHERE BERÂSİYYE

Evliyâ hanımlardan. İsmi Cevhere'dir. Bağdât'ta yaşadı. Doğum ve vefât târihleri kesin olarak bilinmemektedir.

Cevhere Hanım, sâlih bir zât olan Ebû Abdullah el-Berâsî ile evlendi. Daha önceleri câriye idi. Âzâd edilince yuva kurdu ve kendini ibâdete verdi.

Ebû Abdullah el-Berâsî anlatır: "Birgün Cevhere bana; "Ey efendi! Kadınlar Cennet'e girdiklerinde süslenir zinetlenirler mi?" diye sordu. Ben de evet dedim. Bunun üzerine bir feryat koparıp bayılıp, yere düştü. Daha sonra kendine geldi. Ona; "Bu ne haldir." dedim. Bana; "Şu hâlimi düşünüyorum da dünyâ nîmetlerinden kavuştuğum şeyler beni korkutuyor ve âhirette mahrûm kalacağımı zannettim." diye cevap verdi. Bir zaman Cevhere Hâtundan çok ibâdet etmesinin sebebini sordular; Oşöyle anlattı: "Bir gece rüyâmda bana Cennet'te bir köşk gösterdiler. Burası kimin için hazırlandı diye sordum. Bana; "Burası gece kalkıp Kur'ân-ı kerîm okuyanlar içindir." denildi. Bundan sonra geceleri uyumayıp Kur'ân-ı kerîm okumaya ve gece ibâdetine devâm ettim." dedi.

Cevhere Hâtun geceleri efendisini uyandırır ve ona; "Ey efendi! Kalk kervan gidiyor!" derdi. Cevhere Hâtun edebe çok dikkat eder, kıbleye arkasını dönmez, yüzünü döner öylece otururdu.

Hakim bin Câfer anlatır: "Bir gün Ebû Abdullah'ın evine gittim. Kuru bir yer üzerine oturmuştu. Daha önceleri geldiğimde altında bir minder, döşek görürdüm. Lâkin bu defâ altındaki döşek yoktu. Ona; "Ey Ebû Abdullah! Daha önceleri oturduğun minderi ne yaptın. Şimdi kuru bir yer üzerine oturmuşsun? dedim. Bunun üzerine o; "Dün gece Cevhere Hâtun beni uyandırdı ve bana; "Ey efendi! Şu hadîs-i şerîfi duymadın mı? "Yer, Âdemoğlu için; Ey insanoğlu benimle aranda sâdece bir perde var. Yarın ise benim altımda (içimde) olursun." "Ben de evet öyledir dedim. Bana; "Öyleyse bu yaygıyı kaldır. Artık ona ihtiyâcımız yok." dedi. Ben de o yaygıyı kaldırdım.

 

KAYNAKLAR

1) Sıfat-üs-Safve; c.2, s.336