SENÛSÎ (Muhammed bin Ali)

Cezayir’de yetişen Mâlikî mezhebi âlimlerinden ve evliyânın büyüklerinden. Tasavvufta, Şâziliyye yolunun kollarından olan Senûsiyyenin kurucusudur. İsmi, Muhammed bin Ali-Senûsî el-Hattâbî el-Hasenî el-İdrîsî el-Cezâyirî el-Magribî olup, Peygamber efendimizin (s.a.v.) temiz neslindendir. Künyesi Ebû Abdullah’dır. Hazreti Ali’ye kadar olan nesebi şöyledir. Muhammed bin Ali bin Senûsî bin Arabî bin Muhammed bin Abdülkâdir bin Şehide bin Ham bin Yûsuf bin Abdullah bin Hattâb bin Ali bin Yahyâ bin Râşid bin Ahmed bin Mürâbıt bin Mendâs bin Abdülkavî bin Abdürrahmân bin Yûsuf bin Zeyyân bin Zeynel’âbidîn bin Yûsuf bin Hasen bin İdrîs bin Sa’îd bin Ya’kûb bin Dâvûd bin Hamza bin Ali bin İmrân bin İdrîs bin İdrîs bin Abdullah bin Hasen-i Müsennâ bin Hasen Sıbt bin Ali bin Ebî Tâlib.

1202 (m. 1787) senesinde Rebî’ul-evvel ayının onunda Pazartesi gecesi Cezayir’in Vehrân eyâletine bağlı Müstegânim beldesinde doğdu. Hayatının, yetişme, ilim tahsili ve talebe yetiştirme gibi devrelerinde çeşitli yerlerde bulundu. Ömrünün sonuna doğru, Mısır-Libya sınırına yakın Ca’bûb vadisinde bir yerde yerleşti. Vefâtına kadar orada kaldı. 1276 (m. 1859) senesi Safer ayının dokuzunda orada vefât etti. Kabri orada tanınmakta ve ziyâret edenler istifâde etmektedir.

Küçük yaşta iken babası vefât eden Senûsî, yakın akrabasından Seyyid Muhammed Senûsî’nin huzûrunda yetişti. İlk olarak ondan Kur’ân-ı kerîmi kırâat üzere okumayı öğrendi. Bundan sonra Arabî ilimlerle birlikte, fıkıh, tefsîr, hadîs ilimlerini ve tasavvufu öğrendi. Daha sonra ilmini ilerletmek için Fas, Tunus, Mısır, Hicaz, Trablusgarb ve başka yerlerde bulundu. Kendilerinden ilim öğrendiği âlimlerden ba’zılarının isimleri şöyledir: Ebû Abdullah Muhammed bin Gündüz, Muhammed bin Abdülkâdir bin Evi Züveyne, Abdülkâdir bin Umur, Ebû Tâlib Muhammed bin Ali, Ebû Abdullah Muhammed bin Mehdî, Ebû Hafs Ömer bin Rakîk, Hamdûn bin Abdürrahmân, Tayyib bin Kiran, Muhammed bin Mensûr, Muhammed bin Ömer ez-Zervâlî, İdrîs bin Zeyyân el-Irâkî, Ahmed bin İdrîs, Abdül’azîz el-İbrîz.

İlim tahsilini tamamladıktan sonra, Cezayir şehirlerinden Merrâkûş’a gitti. Daha sonra kendi memleketine dönerek, bir müddet ilim öğretmetle meşgûl oldu. Cezayir’in iç taraflarını gezdi. Mekke-i mükerremeye gitmek üzere yola çıktı. Mısır’a uğradı. Orada da bir müddet ilim öğretmekle meşgûl olduktan sonra, Mekke-i mükerremeye ulaştı. Orada Şâziliyye tarikatının büyüklerinden Ahmed bin İdrîs’in talebesi oldu. Onun yanında bulunmakla, tasavvuf yolunda da yetişip kemâle geldi. Ondan icâzet aldı. Ahmet bin İdrîs vefât ettikten sonra da onun yerine geçip, talebe yetiştirmeye başladı.

Yemen’e de bir seyahat yapan Senûsî, nihâyet Libya’nın Bingâzi beldesine gelerek, Elbeydâ denilen yerde bir dergâh kurdu ve orada talebe yetiştirmeye başladı. Talebeleri günden güne çoğalmakta idi. Yetiştirip me’zûn ettiği talebelerinden ba’zıları memleketlerine dönerek, onlar da oralarda dergahlar açıp, talebe yetiştirdiler. Bu hâl, Senûsî hazretlerinin talebe yetiştirmekteki maharet ve ihtisasının ne kadar çok olduğuna güzel bir misâldir.

İlim öğretmek, ibâdetle meşgûl olmak ve daha tenhâ bir yerde bulunmak için, Mısır ile Libya sınırında bulunan Ca’bûb vadisine gelerek orada yerleşti. Vefâtına kadar orada bulunup, tâliblerine ilim ve feyz kaynağı olarak çok hizmet etti. Çok talebe yetiştirdi. Vefâtından sonra da oğlu Muhammed Mehdî, yerine geçip hizmete devam etti. Talebe ve ziyâretçilerin fazlalaşması sebebiyle dergâh zamanla genişletilerek, ihtiyâca kâfi gelecek hâle getirildi.

Muhammed Senûsî hazretlerinden ilim öğrenenlerden ba’zılarının isimleri şöyledir: Seyyid Abdül’âl (Bu zât, Senûsî’nin hocası Seyyid Ahmed bin İdrîs’in torunudur), Seyyid Ahmed er-Rîfî, Şeyh Fâlih el-Medenî, Ebü’l-Kâsım el-Aysâvî, Abdürrahîm bin Ahmed el-Magbûb, Şeyh Ali el-Leysî Ali bin Abdülhak el-Kavsî el-Mısrî.

Muhammed Senûsî, ilim ve evliyâlık yolunda birçok talebe yetiştirmekle birlikte, kendisinden sonra gelecek olan nesillere hizmet maksadıyla kırk civarında eser te’lîf etmiş olup, bunlardan ba’zılarının isimleri şöyledir: 1- İzâhat-ül-ekinne fil-ameli bil-kitâbi ves-sünne, 2- İşrâk-üş-şümûs-üs-sünnet-il-bekîniyye, 3- Mevâhib-ül-kayyûm fî tezyîl-i ravdat-il-fehûm, 4- İkâz-ül-vesnân fil-ameli bil-hadîs-i vel-Kur’ân, 5- Tuhfet-ül-muhâdara, 6-Bugyet-ül-mekâsıd, 7- Tuhfet-üş-şerîfe, 8-Risâlet-ül-fellâh fil-fethi ven-necâh, 9-Reyhânet-ül-hubûb, 10-Es-Selsebîl-ül-mu’în fî tarîk-il-erba’în 11- Seyf-ün-nasri vet-tevfîk ve gâyet-üs-sülûki vet-tahkîk, 12- Fahm-ül-ekbâd, 13- Kurretü ayn-i ehl-is-safâ fî Salevât-il-Mustafâ, 14- Kevâkib-üd-dürriyye fî evâili kütüb-il-eseriyye, 15- Levâmih-ül-hızlân, 16- Kitâbü ismet-ir-rusül, 17-Mecmû’u mesânîd-ül-İmâm Ebû Hanîfe, 18- Muhtasaru bugyet-üt-tullâb, 19- Muhtasaru Müsned-i İmâm-ı Ahmed, 20- Muhtasar-ül-mevâhib-ü-bâriye, 21- El-Usûliyye fil-ameli bil-kitâbi ves-sünneti, 22- Manzûmet-üs-sülûk ilâ Melik-il-mülûk, 23- Mevâhib-üs-sirriyye, 24- Nüzhet-ül-cinân fî evsâfi müfessir-il-Kur’ân, 25- Hidâyet-ül-vesîle fî ittibâ’ı sâhib-il-vesile, 26- Dürret-üs-seniyye fî ahbâr-is-sülâlet-il-İdrîsiyye.

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Mu’cem-ül-müellifîn cild-11, sh. 14

2) Esmâ-ül-müellifîn cild-2, sh. 400

3) El-A’lâm cild-6, sh. 299

4) Kâmûs-ül-a’lâm cild-4, sh. 2666

5) Brockelmann sup-2, sh. 883

6) Sefînet-ül-evliyâ cild-1, sh. 258