ALİ MURÂDÎ

Hanefî mezhebi fıkıh âlimi. İsmi, Ali bin Seyyid Muhammed bin Murâd’dır. Murâdî diye bilinir. Aslen Buhârâlıdır. 1132 (m. 1719) senesinde Dımeşk’da (Şam’da) doğdu. 1184 (m. 1770) senesi Şevval ayının yirmiikisinde Dımeşk’da vefât etti. Sarıca çarşısında bulunan medresenin bahçesine defnedildi.

Ali Murâdî, babasının terbiyesinde ve himâyesinde yetişti. Kur’ân-ı kerîmi Şeyh Ali Mısrî’den öğrendi. Şeyh Muhammed Deyrî, Muhammed Gazzî, Muhammed Menini, İsmâil Aclûnî, Ali Dağıstânî, Mûsâ Mehâsinî, Abdülganî Nablüsî, Muhammed Hayat Sindî, Es’ad bin Anâk, Şeyh Ali, Ömer Ba’levî, Abdullah bin Sâlim Mekkî, Muhammed bin Tayyib Magribî, Abdullah Rûmî gibi âlimlerden ve babasından ilim öğrendi. İlim ve fazilet bakımından çok yükseldi. İlim tahsilini tamamladıktan sonra, Kudüs ve Dımeşk’da Hanefî mezhebi kadılığı yaptı. Dımeşk Süleymâniye Medresesi’nde fıkıh dersleri verdi. Çok talebe yetiştirdi.

Ali Murâdî üç defa hacca gitti. Çok hayır işler yapardı. Güzel ahlâk sahibi idi. Çok sabırlı idi. Dâima hakkı söylerdi. Bu husûsta kınayanın kınamasından çekinmezdi. Dînin emir ve yasaklarına uymakta çok dikkatli idi. Âlimleri çok severdi. Misâfirlerine ikramlarda bulunurdu. Cömert idi. Her zaman Allahü teâlânın murâkabesinde olduğunu asla hatırından çıkarmazdı. Zamanındaki, ilim ve fazilet ehli zâtlar ona ikram ve hürmette bulunurlardı. Garîblere yardım ederdi. Zengin fakir ayırmadan herkese iyilik eder ve tevâzu gösterirdi. İnsanları güler yüzle karşılardı. Meclisinde ilim ve fazilet sahipleri bulunurdu.

Ali Murâdî hazretlerinin ismi her tarafta duyuldu. Başka memleket’lerde, bilhassa İstanbul’da bulunan ilim ve fazilet sahibi zâtlar onunla mektûplaşırlardı. Muhtelif yerlerden onu görmek için gelenler çok idi. Devlet ileri gelenleri, hattâ Sultan İkinci Mustafa Hân bile, Şam’ın mühim mes’eleleri hakkında ona müracaat ederdi. Ondan duâ isterler, ona lâzım gelen ikram ve hürmeti göstermelerini Şamlılara tavsiye ederlerdi. Ona gönderdikleri mektûplarda; “Vera” sahiplerinin, zâhidlerin, zâhir ve bâtın ehlinin önderi, irşâd ve doğru yolun meş’alesi hocamız” diye hitâb ederlerdi. Devlet yetkilileri onun görüşü üzerine hareket ederlerdi.

Ali Murâdî’nin yazmış olduğu eserlerden ba’zıları şunlardır. 1) Şerhun alâ salevâti vâlidî, 2) Er-Ravd-ür-râid fî ademi sıhhati nikâl-ı Ehl-is-sünneti lir-revâfıd.

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Silk-üd-dürer cild-3, sh. 219

2) Tam İlmihâl Se’âdet-i Ebediyye sh. 550