Târih, astronomi ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerinden. İsmi, Muhammed bin Ebî Bekr bin Ahmed’dir. Künyesi Ebû Ulvî, lakabı Cemâlüddîn’dir. Şellî ve Hadramî diye bilinir. 1030 (m. 1621) senesinde Yemen’in Hadramût bölgesinde bulunan Terim beldesinde doğdu. 1093 (m. 1682) senesinde Mekke-i mükerremede vefât etti.
Küçük yaşından i’tibâren ilim tahsiline yöneldi. İlk öğrenimini babasından gördü. Abdullah bin Ömer Bagrib’den ilim tahsil etti. On yaşına geldiğinde Kur’ân-ı kerîmi ezberledi. Babasından dînî ve Arabî ilimleri tahsile devam etti. Şeyh Fahrüddîn Ebû Bekr bin Şihâbüddîn’den; tefsîr, hadîs, usûl ve Arabî ilimleri öğrendi. Seyyid Abdurrahmân bin Ulvî’den, Muhammed bin Muhammed’den, Kâdı Seyyid Ahmed bin Ömer’den, Seyyid Ukayl bin İmrân’dan ve Ömer bin Abdürrahîm’den de ilim tahsil etti. İmâm-ı Gazâlî’nin “Akîde”sini, Nevevî’nin “Erbâ’în”ini, “Ecrümiyye”, “Katr-ün-nedâ”, “Milha ve İrşâd” adlı eserleri ezberledi. Ezberlediği bu eserleri, hocalarının huzûrunda okudu. Birçok âlimlerden hadîs-i şerîf dinledi. Hindistan’a gidip, o beldenin âlim ve faziletli kimselerinden ilim ve irfan aldı. Daha sonra Haremeyne (Mekke ve Medine) geldi. Hac ibâdetini yerine getirip, sevgili Peygamberimizin mübârek kabrini ziyâret etmekle şereflendi. Mekke ve Medine’de birçok hadîs âlimiyle karşılaşıp, onların sohbetlerinde bulundu ve hadîs dinledi. Şemseddîn Ebû Abdullah Muhammed bin Alâüddîn el-Bâlî’den de hadîs dinledi. Onun huzûrunda Sahîh-i Buhârî’yi iki defa okudu. Ondan çeşitli ilimleri uzun müddet okudu ve bütün ilimleri öğretme husûsunda icâzet (diploma) aldı. Hâfız Ebû Mehdî Îsâ bin Muhammed bin Muhammed Sa’âlebî’den de Mekke’de bulunduğu müddet içinde ilim tahsil etti. Ondan hadîs dinledi ve icâzet aldı. Sohbetinde bulunup tasavvuf ilmini öğrendi. Feyz alıp hırka giydi. Safiyyüddîn Ahmed bin Muhammed el-Medenî el-Kaşsâşî’den Câmi’us-sagir’in bir kısmını okudu. Ondan da icâzet aldı. Şeyhülislâm Abdülazîz Zemzemî’den fıkıh öğrendi. İcâzet aldı. Ferâiz ve hesab ilmini tahsîl etti. Namaz, vakitleri ilmini öğrendi. Doğuda ve batıda meşhûr olan Muhammed bin Ulvî ve Seyyid Zeynüddîn’in sohbetlerinde bulundu. Onlardan da hırka giyip zikir aldı. Özellikle fıkıh ve tasavvufta yüksek dereceye ulaştıktan sonra, ders okutmak ve fetvâ verme husûsunda bütün hocalarından icâzet aldı. En son hocası Ali bin Cemâl vefât ettiği zaman, onun talebeleri, Şellî’ye, hocalarının harem-i şerîfteki yerine geçmesini ve ders okutmasını istediler. O da, ilim öğrenmekte olduğunu, diğer hocalarının hayatta bulunduklarını özür beyân ederek kabûl etmek istemedi. Fakat ısrarlara dayanamayıp hocasının yerine ders okutmaya başladı. Birkaç sene ilim öğretip talebe yetiştirdikten sonra, şiddetli bir hastalığa tutuldu. Mescid-i Haram’da ders veremez oldu. Ondan evinde ders vermesini istediler. Fakat hastalığından dolayı mümkün olmadı. Bulunduğu yerde de kalbi rahat etmedi. Evinde eser yazmağa başladı. Namaz vakitleriyle ilgili ve müceyyeb (trigonometri) ilmine dâir bir risale yazdı. Talebeleri, Mısır, Yemen ve Hindistan âlimlerinden çoğu bu risalelerden çok istifâde ettiler. Evinde eser yazmakla meşgûl iken vefât etti.
Muhammed bin Ebû Bekr eş-Şellî, aklî ve naklî ilimlerde derin âlim, fıkıh, tefsîr, hadîs ve târih ilimlerinde özel ihtisas sahibi idi. Yemen’de, Hindistan’da ve Haremeyn’de bulunan birçok âlim ve velînin ilim meclislerinde ve sohbetlerinde bulunarak, yüksek ilim ve irfan sahibi olmuş, Peygamber efendimizin güzel ahlâkıyla ahlâklanmıştı. Ömrünü ilim öğrenmek ve öğretmekle kıymetlendirmiş, pekçok kıymetli eser yazmış idi. Bu eserlerinden ba’zıları şunlardır: 1-Şerhu Muhtasar-ül-İzâh li-İbn-i Hacer, 2- Ikd-ül-Cevâhir alen-Nûr-üs-Sâfir fî ihbâr-il-karn-il-âşir: Hicri onuncu asırda yaşayan zâtların hayâtını anlatan Nûr-üs-sâfir adlı esere yazdığı bir ciltlik zeyldir. 3- Minhat-ül-mekkiyye fî Şerh-it-Tuhfet-il-kudsiyye fil-ferâiz, 4-El-meşrâ-ur-râviyyi fî menâkıb-ı âli ulviyyi, 5- Netais-üd-dürer fî ihbâr-il-karni hâdî aşer, 6- Tarihu vülât-i Mekke. 7- Risâletün fî ilm-il-müceyyeb: Trigonometrik hesablar vardır. 8-Risâletün fî ilm-il-Mîkât bilâ-âlet Namaz vakitleriyle ilgilidir. 9- Risâletün fî ma’rifet-i zıll-i Zeval külli yevmin li ard-il-mekke: Mekke arzına göre hergün öğle vaktinin girişini bildiren bir risaledir. 10- Risâletün fil-Mukantara: Namaz vakitlerinin hesapla bulunmasıyla ilgili bir eserdir. 11- Risâletün fil-usturlab: Namaz vakitlerinin hesabında ve ba’zı ölçümlerde kullanılan usturlab aletiyle ilgilidir. 12- Şerh-i Mantık-is-Süyûtî.
Bu eserlerinin yanında başka şerh ve risaleleri de vardır.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Mu’cem-ül-müellifîn cild-9, sh. 105
2) Hulâsat-ül-eser cild-3, sh. 336, 338
3) Esmâ-ül-müellifîn cild 2, sh. 299
4) El-A’lâm cild-6, sh. 59
5) İzâh-ül-meknûn cild-2, sh. 106, 486, 579, 662
6) Brockelmann Gall-2 sh. 383, Sup-2 sh. 516