Osmanlı şeyhulislâmlarının onikincisidir. İsmi, Abdülkâdir’dir. Ispartalı (Hâmidli) Mehmed Efendi’nin oğludur. Bu sebeple Abdülkâdir-i Hâmidî diye de bilinir. Doğum târihi kesin olarak bilinmemektedir. Isparta’da doğdu. 955 (m. 1548) senesinde, Bursa’da 70 yaşını geçmiş olarak vefât etti. Kendi yaptırdığı mescid ve medresenin bahçesinde Mûsâ Baba kabrinin yanına defnedildi.
Fakir bir aileye mensûb olduğu için, ilk öğrenimini memleketinde yaptıktan sonra Bursa’ya geldi. Molla Rükneddîn Efendi’nin Bursa’da, Sultan Medresesi müderrisi olduğu zamanda ondan ilim tahsil etti. Geçim sıkıntısı münâsebetiyle Kânunî Sultan Süleymân Hân’ın yakınlarından Mustafa Ağa’ya ders verdi. Bu esnada dikkati çeken Abdülkâdir Çelebi, Mustafa Ağa’nın tavassutuyla İstanbul’daki el-Hac Hasen Ağazâde ve Dâvûd Paşa medreselerine ve daha sonra da Bursa’daki Sultaniye Medresesi’ne müderris olarak ta’yin edildi. 927 (m. 1520) senesinde Bursa kadılığına, 929 (m. 1522) senesinde Muhyiddîn Çelebi’nin yerine İstanbul kadılığına, aynı sene içinde Anadolu kadıaskerliğine ta’yin edildi. Bu vazîfeyi 14 yıl müddetle yaptıktan sonra, doğruluğu ve nâmusluluğunu çekemiyenlerin hakkında çıkardıktan dedikodular sebebiyle görevinden emekliye ayrıldıktan sonra, hac kâfilesine dâhil olup, hac ibâdetini yerine getirip tekrar dönünce, hakkındaki dedikodular kaybolmuştu. 949 (m. 1542) senesinde şeyhülislâmlığa getirildi. Fakat hasta olması sebebiyle, üç ay sonra bu görevden de istifâ ederek tekrar emekli oldu. Bursa’da hayatını sürdüren Abdülkâdir Çelebi, orada bir mescid ve bir medrese inşâ eyledi.
Kanunî Sultan Süleymân Hân zamanında üç ay müddetle şeyhülislâmlık görevini yürüten Abdülkâdir Çelebi’nin, özü sözü doğru ve çok cömert idi. Fıkıh ilminde ve diğer ilimlerde yüksek dereceye sahip olan bu zât, yazmış olduğu güzel şiirlerinde Kadrî mahlasını kullanırdı. Onun şiirleri beş beyitlik gazeller hâlinde idi. Âlim ve faziletli kimselere çok önem verir idi. Bu sebepten onun evi, âlimlerin toplandığı yer hâline gelmiş idi. Ahkâm-ı İslâmiyyeyi uygulamakta gayretli, âlim ve edîb bir zât idi.
Abdülkâdir Çelebi hazretlerinin fetvâlarının toplandığı “Fetâvâ-i kâdiriyye” adlı bir eseri ile, risaleleri vardır. Şiirlerinden meydana gelen manzûm eserleri de vardır.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Sicilli Osmanî cild-3, sh. 345
2) Şakâyık-ı Nu’mâniyye tercümesi (Mecdî Efendi) sh. 441
3) Devhat-ül-meşâyıh sh. 21
4) Kâmûs-ül-a’lâm cild-4, sh. 3086
5) Osmanlı Müellifleri