KÜTAHYALI ABDÜLVÂCİD EFENDİ

Tefsîr, hadîs, edebiyat, astronomi, ferâiz ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimi. İsmi, Abdülvâcid bin Muhammed bin Muhammed’dir. Horasan’da Meşhed (Tûs) şehrinde doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. Doğum yerinden dolayı Meşhedî nisbet edildi. Germiyanoğullarının başşehri olan Kütahya’ya gelerek yerleştiği için, Kütahyalı ma’nâsına Kütahyevî denildi. 838 (m. 1434) senesinde vefât edip, yıllarca ders vermekle şereflendiği Kütahya’daki Demirkapı (Vâcidiyye) Medresesi’nin bahçesine defnedildi.

Molla Abdülvâcid Efendi, zamanın meşhûr âlimlerinden, Horasan ve Mâverâünnehr’in âleme nûr saçan ilim kaynaklarından çeşitli ilimleri tahsil edip; tefsîr, hadîs ve fıkıh gibi naklî ilimlerde, astronomi gibi aklî ilimlerde âlim oldu. Allah dostu evliyânın sohbetlerinde bulunup, nefsini terbiye ederek, mübârek kalbini Allahü teâlânın ve Resûlünün (s.a.v.) aşkıyla doldurdu. Selef-i sâlihînin (r.anhüm) mübârek yoluna tam olarak uymak, Allahü teâlânın emir ve yasaklarına riâyet etmek, Resûl-i ekremin (s.a.v.) güzel ahlâkıyla şereflenmek için gayret sarfetti. Arzularına kavuşunca; insanlara doğru yolu göstermek, müslümanlara ilim öğretmek ve onların mes’elelerini halletmek için Diyâr-ı Rûm’a (Anadolu’ya) geldi. O zaman Germiyanoğulları’nın hâkimiyetinde bulunan Kütahya’ya yerleşti. Oranın beyi, Germiyanoğlu Süleymân Şah’tı. Süleymân Şah, memleketine böyle büyük bir âlimin gelmesinden dolayı çok memnun oldu. Onu, Demirkapı Medresesi’ne müderris ta’yin etti. Kütahya Osmanlılara geçince de aynı vazîfesine devam etti. Demirkapı Medresesi, Germiyanoğlu Ya’kûb Bey’in Kumandanlarından Mübârrizüddîn Umur bin Savcı tarafından, 717 (m. 1314) senesinde yaptırılmıştı. Abdülvâcid Efendi, vefâtına kadar bu medresede müderrislik yaptı. Aklî ve naklî ilimlerde pekçok talebe yetiştirdi. Arabî ilimlerde, edebiyat, şiir ve astronomi ilminde meşhûr oldu. Ders vermekte olduğu Demirkapı Medresesi’nde bir de rasadhâne kurdu. Medresenin eski adı unutulup, müderrisinin adıyla anıldı. Vâcidiyye Medresesi adı verildi. Hanefî mezhebine göre fetvâ verdi. Devlet adamlarına ve diğer insanlara nasihatlerde bulunup, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını öğretmeye gayret etti. Pek kıymetli eserler yazdı. Hanefî fıkhına dâir “Şerhu Kitâb-in-Nihâye fî ilm-il-hidâye”, astronomiye dâir Çağminî’nin “Mülahhâs” adlı eserine bir şerhi ve Muhammed Şah Fenârî’nin ezberlemesi için yazdığı, astronomi ilminin namaz vakitleri ile ilgili bölümüne, ilm-i usturlaba dâir manzûm bir eseri vardır.

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Şakâyık-ı Nu’mâniyye tercümesi (Mecdî Efendi) sh. 66

2) Tâc-üt-tevârih (ulemâ kısmı)

3) Esmâ-ül-müellifîn cild-1, sh. 632

4) Mu’cem-ül-müellifîn cild-6, sh. 204