BÛŞÎ (Ali bin Ahmed)

Mısır’da yetişen Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerinden. İsmi, Ali bin Ahmed bin Ömer bin Muhammed bin Ahmed el-Bûşî el-Ensârî el-Mısrî el-Hânikî olup, künyesi Ebü’l-Hasen ve lakabı Nûreddîn’dir. Hatîb ve Bû’şî diye tanınır.

790 (m. 1388) senesinden sonra Kâhire’de doğup, orada yetişen Bûşî, 856 (m. 1452) senesi Rebî’ul-evvel ayının beşinci gününe rastlayan Pazartesi günü Mısır’da Kalyûbiye köylerinden olan Hânikâh’da vefât etti.

İlim tahsiline, çocukluğunda Kur’ân-ı kerîmi öğrenip bilâhare ezberlemekle başlayan Ebü’l-Hasen Bûşî (r.a.), bundan sonra Minhâc-ül-Fer’î, Cem’ul-Cevâmi’, Elfiye-i İbn-i Mâlik ve daha başka risaleleri ezberledi. Zekiyyüddîn Ebû Bekr el-Meydûmî, Takıyyüddîn bin Abdülbâri, Zeynüddîn el-Kumnî, Veliyyüddîn Irâkî, Beycûrî, Şemsüddîn bin Ammâr, Şemsüddîn bin Abdürrahîm ve daha başka birçok âlimden ilim öğrendi. Tefsîr, hadîs, fıkıh, kırâat, nahiv, usûl, sarf, mantık, me’ânî ve beyân ilimlerinde çok yüksek âlim oldu. Çok tanındı. Buna rağmen ilmi, öğünmesine ve kibirlenmesine sebep olmadı. Faziletli, yüksek bir zât idi. Birçok âlim ondan ders alıp istifâde etmişlerdir. Kâdı Şemseddîn el-Vennâî ve daha başka birçok âlim ondan ilim öğrenmişlerdir. Birkaç defa hacca gitti. Kendisine Mısır kadısı olması teklif edildi ise de, kabûl etmeyip çekindi.

Önceleri Hatîb, daha sonra Bûşî diye meşhûr olan Ebü’l-Hasen Ali bin Ahmed hazretleri; fakîh, âlim, hayr ve hasenat sahibi, mütevâzi, kanaatkar, bütün işlerinde etrâfındakilere kolaylık gösteren, Selef-i sâlihînin yoluna sımsıkı bağlı, Ehl-i sünnet i’tikâdında olan çok kıymetli bir zât idi. Güzel ahlâk sahibi idi. Herkes ondan râzı idi. Ondan şikâyetçi olan yok idi. Herkese iyilik eder, herkesle iyi geçinir, tatlı dil ve güleryüz gösterirdi. İnsanlar ondan çok istifâde etti.

5 Rebî’ul-evvel 856 (m. 1452) Pazartesi günü akşamı veya Salı günü sabaha karşı, Hânikâh beldesinde vefât etti. Cenâze namazı çok kalabalık oldu. Kendisini tanıyanlar, vefâtına çok üzüldüler.

Şerh-ül-envâr isimli onbir cildlik bir kitap yazmış olup, bu kitap fıkıh ilmine dâirdir.

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Ed-Dav-ül-lâmi’ cild-5, sh. 178

2) Mu’cem-ül-müellifîn cild-7, sh. 22

3) Esmâ-ül-müellifîn cild-1, sh. 733