Tefsîr, hadîs ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimi. İsmi, Muhammed bin Bahadır bin Abdullah’tır. Ebû Abdullah künyesini aldı. Bedruddîn lakabı verildi. Aslen Türk olduğu için, Türkî nisbet edildi. Zerkeşî nisbetiyle meşhûr oldu. 745 (m. 1344) senesinde Kâhire’de doğdu. Kırkdokuz yaşında iken, 794 (m. 1392) senesinde Kâhire’de vefât etti. Karâfet-üs-sugrâ’da Emîr Bektemûr Sakî türbesi yakınına defnedildi.
İlimle uğraşan insanlar arasında doğup büyüyen Ebû Abdullah Zerkeşî, küçük yaşta ilim tahsiline başladı. Temel din bilgilerini ve âlet (yardımcı) ilimleri öğrendikten sonra, Mısır’da Şafiî mezhebi reîsi ve Kâmiliyye Medresesi hadîs İmâmı olan Ebû Muhammed Abdürrahîm Esnevî’nin talebesi oldu. Esnevî’nin (r.a.) en mümtaz talebeleri arasında yer aldı. Ayrıca Sirâcüddîn Ömer bin Raslan Bulkinî ve Nâsıruddîn Ebû Abdullah Moğoltay bin Kılıç Bekçari, İbn-i Kesîr, Ezraî ve daha birçok âlimden ilim öğrendi. Daha sonra Haleb’e gitti. Haleb’de Şihâbüddîn Ezraî, Selâhuddîn bin Ebî Ömer İbni Kesîr, İbn-i Emîle ve daha birçok âlimin derslerine devam etti. Allahü teâlânın dînini öğrenmek için çok çalıştı. Hocalarından öğrendiklerini, duyduklarını, yazıp ezberlerdi. Fıkıh, usûl, tefsîr ve hadîs ilimlerinde söz sahibi oldu. Bir müddet Şam’da kadılık yaptı. Kâhire’ye geri döndü.
Karâfet-üs-sugrâ’daki Kerîmüddîn hânegâhı başmüderrisliğine ta’yin edildi. Yıllarca insanlara ilim öğretip, dînî mes’elelerinin hâlli için Şafiî mezhebine göre fetvâ verdi. İnsanlara Allahü teâlânın dînini öğretmek için gayret sarfetti. Sık sık nasihatlerde bulunur, Allahü teâlânın emir ve yasaklarını öğrenip, Muhammed aleyhisselâmın bildirdiklerine tâbi olmayanın Cehennem ateşinden kurtulamayacağını anlatırdı. Çok mütevâzi, zühd ve takvâ sahibi bir âlim olan Bedruddîn Zerkeşî, çok fakir olmasına rağmen, fakirliğinden hiç şikâyetçi olmazdı. Vaktinin bir kısmını kitap satan yerlerde geçirir, orada gördüğü kitaplardan notlar alırdı. Alacak parası bulunmadığından, kitap satın alamazdı. Hiçbir dünyâ meşgalesi, onu ilimden alıkoyamazdı, ömrünü, yalnız Allahü teâlânın dînini öğrenmek ve öğretmekle geçirirdi.
Zerkeşî (r.a.), kırkdokuz senelik ömrü içinde, birçok talebe yetiştirdi.
Talebelerinden Şemsüddîn Bermâvî meşhûr oldu.
Pekçok kıymetli eserin de müellifi olan Zerkeşî’nin eserlerinden ba’zıları şunlardır: “Hadim aler-Râfiî ver-ravveda”, “Şerh-i Minhâc”, “Şerh-i Dîbâc”, “Şerh-i Cem’-il-cevâmî”, “Şerh-ül-Buhârî”, “Tenkîh”, “Şerh-i Umde”, “Şerh-i Tenbîh”, “El-Bahr fil-usûl”, “Selâsil-üz-zeheb”, “El-Burhân fî ulûm-ül-Kur’ân”, “El-Kavâid fil-fıkh” “Ahkâm-ül-mesâcid”, “Tahric-i ehâdîs-ir-Râfiî”, “Tefsîr-ül-Kur’ân-il-azîm” ve “En-Nektü alâ İbn-is-Salâh”. Ayrıca “Ukûd-ül-cemân fî vefeyât-il-a’yân” adlı eseri meşhûrdur.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Tabakât-ül-müfessirîn (Dâvûdî) cild-2, sh. 158
2) Dürer-ül-kâmine cild-3, sh. 397
3) Şezerât-üz-zeheb cild-6, sh. 335
4) Tam İlmihâl Se’âdet-i Ebediyye sh. 1087
5) Mu’cem-ül-müellifîn cild-9, sh. 121