Hadîs, tefsîr, fıkıh, nahiv, matematik ve tıb âlimi. İsmi, Ali bin Abdullah bin Ebü’l-Hasen olup, künyesi Ebü’l-Hasen’dir. Lakabı ise Tâcüddîn’dir. 677 (m. 1278) senesinde Azerbaycan’ın Erdebîl şehrinde doğdu. 746 (m. 1345) senesi Ramazân-ı şerîf ayında Kâhire’de vefât etti.
Tâcüddîn Erdebîlî, nahiv ve fıkıh ilmini büyük âlim Rüknüddîn’den, beyân ilmini Nazzam Tûsî’den, hikmet ve mantık ilmini Burhânüddîn Abdullah’dan, hılâf ilmini Alâüddîn Nu’mân Harezmî’den, hesap ve hendeseyi Cemâlüddîn Hasen Şîrâzî’den, ferâiz ilmini Salâh Mûsâ’dan öğrendi.
“Vesît” kitabının bir kısmını Şemsüddîn İbni Müzzî’den, “Câmi-ül-usûl” isimli eseri Kutbüddîn Şîrâzî’den, Hâcibiyye şerhini müellifi Rüknüddîn Seyyid’den, fıkha dâir olan Vecîz kitabını Sirâcüddîn Erdebîlî’den, Şerh-üs-sünne isimli eseri, Fahrüddîn Cârullah Cedâri’den dinledi.
Tâcüddîn Erdebîlî şöyle anlatır. “Otuz yaşında iken fetvâ verdim. 710 (m. 1310) senesinden sonra Bağdad’a, ayrıca Meşhed, Hille ve Merâg’a, hac farizasını yerine getirdikten sonra 722 (m. 1322) senesinde Mısır’a gittim.” Tâcüddîn Erdebîlî, Mısır’a, Mekke-i mükerremeden bir kâfile ile beraber gitti. Kâhire’de el-Vânî, el-Hüfenî ve Debbûsî İbni Cemâa’nın derslerini dinledi. Burada birçok konuyu öğrendi ve bunları yazdı. Mîzân isimli eserde geçen hadîs-i şerîfleri, mevzûlarına göre tasnif etti.
Tâcüddîn Erdebîlî, ilmiyle insanlara çok fâideli oldu. Kendisinden, çok âlim ders aldı. Burhânüddîn Reşîdî, Nâzır-ül-ceyf, Şihâbüddîn İbni Nakîb gibi âlimler bunlardandır. Tâcüddîn Erdebîlî, Medrese-i Hüsâmiyye’de müderrislik yaptı ve burada kaldı. Ömrünün sonlarına doğru kulağı işitmez oldu.
Ebü’l-Fadl Irâkî onun hakkında şöyle der: “Tâcüddîn Erdebîlî, seçkin âlimlerdendir. Dînin emir ve yasaklarına uymakta çok dikkatli idi.”
Tâcüddîn Sübkî ise onun hakkında; “Tâcüddîn Erdebîlî, çeşitli ilimlerde mütehassıs idi. Özellikle hadîs ilmine önem verirdi. Tefsîr, hadîs, usûl ve hesap ilmine dâir kitaplar yazdı. Talebelere çeşitli ilimleri okutmakla meşgûl oldu” demektedir.
Zehebî de şöyle der: “Tâcüddîn Erdebîlî, hadîs kitaplarının hepsini okudu. Çeşitli ilimlerle meşgûl oldu. Âlimlerle ilmî sohbetlerde bulundu. Talebesi çok idi. Hâvi kitabının tamâmını onbeş günde okuttu.”
Esnevî ise onun hakkında: “Tâcüddîn Erdebîlî, yalnız ve başkalarıyla beraber olmak üzere, ilim elde etmek için çok çalıştı. Asla usanmak ve bıkmak bilmedi. Vefâtına kadar durmadan çalıştı, ilim öğrendi ve öğretti! Birçok ilimde mütehassıs idi. Zamanında Hâvi kitabını en iyi o biliyordu” demektedir.
Tâcüddîn Erdebîlî, birçok eser yazdı. Bunlardan ba’zıları şunlardır: 1-Efrâd-ül-ehâdîs-id-daîfe: iki cildlik bir eser olup, hadîs ilmine dâirdir. 2-Tenkîh-ül-miftâh lis-Sekkâkî, 3-Mebsût-ül-ahkâm: Nahiv ilmine dâir bir eserdir. 4-Hâşiyetü alâ şerh-il-Hâvi, 5-Şerh-ül-Kâfiye, 6-Muhtasaru ulûm-il-hadîs, 7-Et-Tezkirâtü fil-hesâb.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Mu’cem-ül-müellifîn cild-7, sh. 134
2) Ed-Dürer-ül-kâmine cild-3, sh. 72
3) Şezerât-üz-zeheb cild-6, sh. 148
4) Tabakât-üş-Şâfiiyye (Esnevî) cild-1, sh. 406
5) Tabakât-ül-müfessirîn (Dâvûdî) cild-1 sh. 406
6) Bugyet-ül-vuât cild-2 sh. 171
7) Hüsn-ül-muhâdara cild-1, sh. 545
8) Tabakât-üş-Şâfiiyye (Esnevî) cild-1, sh. 321
9) Feth-ül-mübin fî Tabakât-il-usûliyyîn cild-2, sh. 154