MUHAMMED BÂHİLÎ

Fıkıh âlimlerinden. İsmi, Muhammed bin Yahyâ el-Bâhilî el-Becâî olup, künyesi Ebû Abdullah’tır. Sefirlik yaptığı için “Müsfir” lakabı verildi. Becâye’de Cemâa kadısı diye meşhûrdur. Doğum târihi bilinmeyen Bâhilî, 744 (m. 1343) senesinde vefât etti.

Muhammed Bâhilî’nin en meşhûr hocası, “Terceme” kitabının sahibi Ebû Ali Nâsıruddîn Meşeddâlî idi. Daha başka birçok âlimden de ilim öğrendi. Muhammed Bâhilî’den de Mensûr ez-Zevâvî, Hatîb bin Merzûk ve İmâm el-Mükrî gibi âlimler ilim tahsîl ettiler. “Neyl-ül-İbtihâc” adlı eserin sahibi de, onun sohbetinde bulunup ilminden istifâde edenlerden idi.

Ebû Abdullah Bâhilî, sefâretle görevli idi. Becâye’den Fas şehrine gitti. Orada Afrikalılarca Magribî diye tanınan Ebü’l-Hasen ile karşılaştı. Ebü’l-Hasen’in, “El-Müdevvene” kitabı üzerine açıklamaları vardır. Ebü’l-Hasen ile fıkhî mevzûlar üzerinde sohbet ettiler. Ebü’l-Hasen’e fıkıh konularında çok güzel cevaplar verdi. Onun fıkıh konuları üzerindeki bilgisinin çokluğu Ebü’l-Hasen’i sevindirdi. Ebü’l-Hasen ondan ayrılınca, yanındakilere; “Bu mertebeye nasıl ulaşılır?” diye sordu. Onlar da, Sa’lebî’nin “Fasîh” isimli kitabını bilmekle ulaşılır diye cevap verdiler. Bunun üzerine Ebü’l-Hasen, “Fasîh” kitabını bir gecede ezberledi. “Müsfir” diye de bilinen Bâhilî’nin Becâye’deki meclisi, âlimlerin, sâlih kimselerin ve fazilet sahiblerinin toplanma yeri olarak bilinirdi. Becâye’de kadılık görevinde bulundu.

Bâhilî, müderrislik vazîfesinde bulunarak talebe yetiştirdi. Fetvâlar vererek, insanların suâllerini cevaplandırdı, müşkillerini halletti. Sâlih bir kimse idi. Çeşitli ilimlerdeki kitaplara açıklamaları vardır. Şiir söylemede çok kabiliyetli idi. Hat san’atında da usta idi. Çok güzel konuşurdu. Sorulan suâllere vermiş olduğu cevapları, fıkıh ilminde çok yüksek bir derecede olduğunu göstermektedir. Çok mütevâzî olup, insanlara güzel muâmele ederdi.

Eserlerinden ba’zıları şunlardır: “Fevâid-ül-cevâhir fî mu’cizâtı seyyid-il-evâil vel-evâhır”, şiir şeklinde, Peygamberimizin mu’cizelerinden bahseden bir kitaptır. “Şerhu Esmâ-il-husnâ”, “Kelâmün acîb fit-tasavvuf.”

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Tarîf-ül-Halef cild-2, sh. 566

2) Mu’cem-ül-müellifîn cild-12, sh. 100

3) Neyl-ül-ibtihâc sh. 240