MAHMÛD İSFEHÂNÎ (Mahmûd bin Abdürrahmân)

Şâfiî mezhebi fıkıh, tefsîr, kelâm, usûl ve tasavvuf âlimlerinden. İsmi, Mahmûd bin Abdürrahmân bin Ahmed bin Muhammed bin Ebî Bekr bin Ali’dir. Künyesi Ebü’s-Senâ olup, lakabı Şemsüddîn’dir. 17 Şa’bân 674 (m. 1275) senesinde İsfehan’da doğup, Zilka’de ayında 749 (m. 1349) senesinde Kâhire’de tâ’ûndan (vebadan) vefât etti. Karâfe kabristanına defnedildi.

Tebrîz’de, İsfehan civârında ve başka yerdeki âlimlerden ders aldı. Babasından, Celalüddîn bin Ebi’r-Recâ ve Kutbüddîn Şîrâzî’den ilim öğrendi. Hacca gidip, oradan dönüşte, Kudüs’ü ziyâret ettikten sonra Şam’a geldi. İlim okutmaya başladı, ilminin çokluğunu ve faziletlerini âlimler de takdîr ettiler. İlmi ve faziletleri her tarafa yayıldı.

Devamlı olarak, gece-gündüz Şam’da Emevî Câmii’nde kaldı. Burada talebelere ders vermekle ve Kur’ân-ı kerîm okutmakla meşgûl oldu. İbn-i Zemlikânî’den sonra, Revâhiyye Medresesi’nde müderrislik yaptı. Fazilet sahibi kimseler, bir araya geldiklerinde onu pekçok medh ve sena ettiler. Da’vet üzerine 732 (m. 1331) senesinde Mısır’a gitti. Mısır’da ona Ma’ziyye Medresesi müderrisliği ve Karâfe’de Kûsiyye dergâhı şeyhliği verildi.

Bir kere Şam’da bulunuyordu. Mahmûd İsfehâni konuşurken, orada bulunan meşhûr âlimlerden biri; “Susun! Mahmûd İsfehânî’yi dinleyin. Onun gibi faziletli bir zât bizim beldemize gelmemiştir” dedi.

Esnevî onun hakkında şöyle der: “O, aklî ilimlerde de çok yüksek idi. İ’tikâdı düzgün idi. Sâlih zâtları ve takvâ sahiblerini çok sever, yapmacık hareketlerden uzak dururdu. İlim küpü idi.”

Güzel ve çabuk yazardı. Talebelerinden biri şöyle anlatır: “O, akşamları çok az yemek yerdi “Çünkü çok yemek, çok su içmeye, çok su içmek, sık sık ihtiyâç için gitmeye, bu ise zaman kaybına sebep olmaktadır” derdi”

Safdî de şöyle anlattı: “Onu bir defa, tefsîrini hiçbir şeye müracaat etmeden ezberinden yazdığını gördüm. İnsanlar ondan çok istifâde etti. Birara o, ilim ve tefekkür ile meşgûl olduğundan, Şam’da ve Mısır’da, fetvâ vermeleri için ba’zı âlimlere izin verdi. Sorulan fetvâlara onlar cevap verdiler.”

Eserleri şunlardır: 1- Şerhu Muhtasarı İbn-i Hâcib, 2- Şerh-ül-Metali, 3- Şerh-ut-tedrîc, 4- Nâzır-ul-Ayn, 5- Şerh-ül-Bedî, 6- Şerh-ut-tavâli’, 7- Şerh-ül-Minhâc, 8- Tefsîr-ül-Kur’ân (tamamlanamamıştır).

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Mu’cem-ül-müellifîn cild-12 sh. 173

2) Bugyet-ül-vuât cild-2 sh. 278

3) Tabakat-ül-müfessirîn (Dâvûdî) cild-2 sh. 313

4) Ed-Dürer-ül-kâmine cild-4 sh. 327

5) Tabakât-üş-Şâfiiyye (Sübkî) cild-10 sh. 383

6) Tabakât-üş-Şâfiiyye (Esnevî) cild-1 sh. 172

7) Hüsn-ül-muhâdara cild-1 sh. 545