İBN-İ CÂBİR

Hadîs ve Mâlikî mezhebi fıkıh âlimi. İsmi, Muhammed bin Câbir bin Muhammed bin Kâsım bin Muhammed el-Kaysî el-Vâdî Aşî el-Endülüsî et-Tûnusî olup, künyesi Ebû Abdullah’tır. Lakabı ise Şemsüddîn’dir. Aslen Vadi Âşlıdır. 673 (m. 1274) senesi Cemâzil-âhir ayında Tunus’ta doğdu. 749 (m. 1338) senesi Rebî’ul-evvel aynıda Tunus’ta tâ’ûn’dan vefât etti.

İbn-i Câbir: babasından, İbn-i Gammaz, Ebû İshâk bin Abdürrafî, Halef bin Abdülazîz, Yûnus bin İbrâhim, Ebû Muhammed bin Hârûn’dan hadîs-i şerîf dinledi. Ebü’l-Kâsım bin Îsâ el-Birî, Ahmed bin Mûsâ ve birçok âlimden kırâat ilmini öğrendi. Sonra ilim öğrenmek için seyahatler yaptı. Dımeşk’da Behâ bin Asâkir’den, Mekke’de Radî Taberî’den, Mısır’da Ca’berî’den ve Ali bin Ömer el-Vânî’den, İskenderiyye’de Abdürrahmân bin Mahluf tan hadîs-i şerîf dinledi.

Mekke’de Ebû Muhammed Abdullah bin Abdülhak’dan kırâat ilmini öğrendi. İki sefer yaptığı bu ilmî seyahatlerinin ilkinde 20 yaşında, ikincisinde ise 34 yaşında idi.

İbn-i Câbir, fıkıh, nahiv, lügat, hadîs ve kırâat ilimlerinde âlim idi. Kendisinden, İbn-i Hacer-i Askalânî’nin hocası Ebû İshâk Tenûhî hadîs ilmini öğrendi. Ayrıca Mısır, Şam, İskenderiyye’de birçok âlim İbn-i Câbir’den ilim öğrendi ve hadîs-i şerîf dinledi. Talebelerinin en meşhûrları; Lisânüddîn İbni Hatîb, İbn-i Haldûn ve İbn-i Merzûk idi.

İbn-i Hatîb onun hakkında; “İbn-i Câbir, Tunus’ta yetişti. Doğu ve batı memleketlerini dolaştı. Çok rivâyetlerde bulundu. O kadar çok rivâyette bulundu ki, “Zamanın râvîsi” diye anıldı” demektedir.

İbn-i Haldûn, İbn-i Câbir’i Tunus’ta hadîs âlimlerinin önderi olarak vasıflandırdı, İbn-i Câbir vakûr olup, ticaret yoluyla kazandığı az bir mal ile yetinirdi. İkinci yolculuğunda çok hadîs-i şerîf dinledi. Kırk şehri dolaştı. Kırk defa İmâm-ı Mâlik’in Muvatta’ adlı eserini ve daha başka eserleri İbn-i Gammâz’dan okudu. Güzel ahlâk sahibi, kibar bir zât idi. İbn-i Merzûk onun ailesinin çok kalabalık olduğunu bildirdi.

Bedr Nablûsî onun hakkında; “İbn-i Câbir, ilmiyle âmil bir zât idi. İlmi seyahatlerden sonra memleketine döndü. 749 (m. 1338) senesi Rebî’ul-evvel ayında tâ’undan Tunus’ta vefât etti. Muhammed adında bir oğlu olup, Busta kadılığı yaptı. İbn-i Haldûn, İbn-i Câbir’i Tunus’ta muhaddislerin İmâmı olarak vasf eder” demektedir.

İbn-i Merzûk ise şöyle demektedir: “İbn-i Câbirden ilk önce Kâhire de, sonra da Fas’ta ilim okudum. Ayrıca Becâye, Mehdiyye ve Tilmsan’da da ondan ilim öğrendim.”

İbn-i Câbir’in şiirlerini topladığı bir dîvânı, “Erbeûne hâdisen”, “Te’âlik” adlı eserleri ve Mâlikî mezhebi fıkıh kitaplarına yaptığı “Esânîd”leri vardır.

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Mu’cem-ül-müellifîn cild-9, sh. 149

2) Ed-Dürer-ül-kâmine cild-3, sh. 413

3) Ed-Dîbâc-ül-müzehheb sh. 311

4) El-A’lâm cild-6, sh. 68