RADIYYÜDDÎN SERAHSÎ (Radıyyüddîn Muhammed bin Muhammed)

Hanefî fıkıh âlimlerinden. İsmi, Muhammed bin Muhammed bin Muhammed es-Serahsî’dir. Kendisinin, babasının ve dedelerinin isimleri hep “Muhammed” idi. “Radıyyüddîn” ve “Burhân-ül-İslâm” lakabları ile meşhûr oldu. Doğumu hakkında, kaynaklarda bir târih zikredilmemektedir. Fıkıh ve fıkıh usûlü ilimlerinde büyük âlimdir. Bir müddet Haleb’de kaldı. Bu şehrin emîri Sultan Nûreddîn Zengî tarafından Halâviyye Medresesi’nde ders vermek üzere ta’yini yapıldı. “Muhît” adında yazdığı eserleri meşhûrdur. Bir müddet Haleb’de kaldıktan sonra Şam’a gitti. 571 (m. 1175) senesi Receb ayının son Cum’a günü Şam’da vefât etti.

Aklî ve naklî ilimleri kendinde toplayan büyük fıkıh âlimi Radıyyüddîn Serahsî; Sadr-üş-şehîd Husâmüddîn Ömer ve onun babası Burhânüddîn-ül-kebîr Abdülazîz’den, Halvânî’den, Ebû Ali Nesefî’den, Muhammed bin Fadl’den ve daha birçok âlimden ilim öğrendi.

İbn-i Adîm onun hakkında diyor ki: “Haleb’e gelip, Mahmûd-i Gaznevî’den sonra Nûriyye ve Halâviyye medreselerinde ders verdi. Ba’zı kimseler, kendisine kusur isnâd ettiler. Teassublarından, onun fıkıh ilminde kusuru olduğunu, eseri “Muhîf’in hocasına âit olduğu hâlde kendisinin olduğunu iddia ettiğini söylediler. Bunların başında, İftihârüddîn Ebû Hâşim Abdülmuttalib bin Fadl el-Belhî, sonra Halebî el-Haşimî gibi kimseler geliyordu. Onun hakkında Haleb atabeki Nûreddîn Mahmûd bin Zengî’ye mektûplar yazarak, eseri üzerine çok tenkidler yaptılar. Bunun üzerine ders vermekten azledildi. Sonra Şam’a gitti. Bu sırada, “Bedâyı” kitabının sahibi İmâm-ı Kâşânî, Haleb’e elçi olarak gelmişti. Nûreddîn Zengî, durumu ona yazarak, Halâviyye Medresesi’nde bundan böyle kendisinin ders vermesi için ta’yininin yapıldığını bildirdi. Radıyyüddîn, Şam’da vefât etti. Hastalandığı zaman 600 dînâr çıkarıp, fukahâya infâk edilmesini, dağıtılmasını vasıyyet etmişti.”

Eserlerinden başlıcaları şunlardır:

1. El-Muhît: Hanefî fıkhına dâir olup, dört tane “Muhît” adında eser yazmıştır. En büyükleri 40 cilddir. Diğerleri 10, 4 ve 2 cild olarak çeşitli kütüphânelerde mevcûttur. Hanefî mezhebindeki Nevadir haberleri (İmâm-ı Muhammed’in meşhûr altı kitabında bulunmayan haberleri) bildirmektedir. Fetâvâ-i Hindiyye’de bu eserden çok nakil yapılmaktadır.

2. Fevâid-ül-Câmi’is-sagîr: İmâm-ı Muhammed Şeybânî’nin “Câmi’us-sagîr” adındaki eserine “Fâide” ismini vererek yaptığı açıklamalardır.

3. Uyûn-ül-mesâil.

4. Vecîzün fil-fetâvâ.

¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾

1) Mu’cem-ül-müellifîn cild-11, sh. 278

2) Fevâid-ül-behiyye (Lüknevî) sh. 188, 189

3) Cevâhir-ül-mudiyye cild 2, sh. 128

4) Tabakât -ül-fukaha (Taşköprü-zâde) sh. 104

5) El-A’lâm cild-7, sh. 24

6) Esmâ-ül-müellifîn cild-2, sh. 91

7) Keşf-üz-zünûn sh. 1620, 2002