Hadîs âlimlerinin meşhûrlarından. Künyesi Ebû Nasr Bağdadî, es-Sâcî’dir. 445 (m. 1053) senesinde doğdu. 507 (m. 1113)’de vefât etti. Ebü’l-Hasen İbni Nekûr’dan, Abdülazîz bin Ali Enmâtî’den, Ebü’l-Kâsım İbni Büsrâ’dan, Abdullah bin Hasen Hilâl’den, Ebû Nasr Zeynebî’den, İsmâil İbni Mes’ade’den ve Bağdad’da bunun tabakasından hadîs-i şerîf dinledi. Ebû Bekr el-Hatîb’den ilk hadîs-i şerîf işitendir. Bu âlimlerden başka, Beyt-ül-mukaddes’de; (Kudüs’de) Ebû Osman İbni Verkâ’dan, Haleb’de; Hasen bin Mekkî Şîrâzî’den, İsfehan’da; Ebû Amr bin Mende ve tabakasından, Nişâbûr’da; Ebû Bekr bin Halef ve tabakasından, Hirat’ta; Şeyh-ül-İslâm Ebû İsmâil’den ve tabakasından, Basra’da; Ebû Ali Tüsterî’den ve tabakasından hadîs-i şerîf işitip öğrendi. Bağdad’da bir müddet hadîs ilmi öğrenmek için çalıştı. Sonra zâhid bir zât oldu. Kendisinden rivâyette bulunan zâtlar ise; Sa’d-ül-Hayr el-Endülüsî, İbn-i Nasır, Ebü’l-Ma’mer el-Ensârî, Muhammed İbni Ebî Bekr Şeyhî, Ebû Tâhir Silefî, Ebû Sa’d Bağdadî, Muhammed bin Fulâd ve diğerleri. Ebü’l-Vakt şöyle demiştir: “Şeyh-ül-İslâm, Mu’temin bin Ahmed’i gördükçe, onun hadîs ilmindeki yüksek derecesini dile getirir, bu hayatta olduğu müddetçe, hiç kimse Resûlullah söyledi diyerek yalan uyduramaz” derdi. Ziya İbni Hibetullah şöyle demiştir. Silefî’den Mu’temin’i sordum; “Hâfız, sağlam, ondan daha güzel hadîs-i şerîf bileni görmedim” dedi. Fıkıh ilmini de daha küçük yaşlarda iken Şeyh Ebû İshâk’dan öğrenmiştir. Şafiî mezhebinin fıkıh bilgilerinde âlimdir. İbn-i Sabbâg’dan “Şâmil” adlı eseri bizzat yazdı. Sonra Şam’a gitti. Kudüs’de bir müddet kaldı. Ebû Nasır Fâhî şöyle demiştir: “Mu’temin Herat’ta yirmi sene kadar kaldı. Çok şeyler okudu. Tirmizî’nin Sünen’ini altı defa yazdı. Çalışkan, edebli ve boş şeylerden uzak duran bir zât idi.” Sem’ânî’de şöyle demiştir: “Hadîs-i şerîfleri iyi bilen ve anlayan iki kişi gördüm. Biri Bağdad’da Mu’temin, diğeri de İsfehan’da İsmâil Temîmî’dir.” Yahyâ bin Mende de şöyle demiştir: “Mu’temin bin Ahmed Sâcî, babamın yanına gelip ondan hadîs-i şerîf dinledi. “Ma’rifet-üs-Sahâbe”, “Et-Tevhîd”, “El-Emâlî” kitaplarını ve İbn-i Uyeyne’nin rivâyetlerini okudu. “Garâib-i Şu’be” adlı eseri de okumaya başlayıp, Hazreti Ömer’in ipek giyme husûsunda rivâyet ettiği hadîs-i şerîfi okumaya başladıklarında babam vefât etmişti. Sonra İbn-i Tâhir’e gidip, ondan da bir miktar okudu...” Vera’ sahibi (şüphelilerden sakınan), zâhid (dünyâya düşkün olmayan), sabırlı bir âlim idi.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Tabakât-üş-Şâfiiyye cild-7, sh. 308
2) El-Bidâye ven-nihâye cild-12, sh. 178
3) Tezkiret-ül-huffâz cild-4, sh. 1246
4) Şezerât-üz-zeheb cild-4, sh. 20