İslâm âlimlerinin büyüklerinden. İsmi, Sa’îd bin Mübârek bin Ali bin Abdullah bin Sa’îd bin Muhammed el-Ensârî el-Bağdâdî olup, künyesi Ebû Muhammed’dir. İbn-i Dehhân en-Nühâvî diye tanınmıştır. Lakabı Tâcüddîn ve Nâsıhuddîn’dir. O zamandaki ba’zı insanlar, bu zât için Zînet-üd-dehr (zamanının süsü) demişlerdir. Bilhassa tefsîr, hadîs, fıkıh ve diğer naklî ilimlerde ve ayrıca, lügat ve nahiv gibi edebi ilimlerde, zamanındaki âlimlerin en meşhûrlarından idi. 494 (m. 1101) senesi Receb ayının 16’sına rastlayan Cum’a gecesi, Bağdad’da Nehr-i tâbık diye bilinen yerde doğdu. 569 (m. 1174) senesinde Fıtr bayramı gecesi vefât etti. Doğumu ve yetişmesi Bağdad’da olmuştur.
İbn-i Dehhân hazretleri, Ebü’l-Kâsım Hibetullah bin Muhammed bin Husayn, Ebû Gâlib Ahmed bin Bennâ ve başka zâtlardan ilim öğrendi. Hadîs-i şerîf dinledi. Rummanî gibi meşhûr âlimlerden de, lügat, nahiv ve diğer edebi ilimleri öğrendi.
Kendisinden ise; Hatîb-i Tebrîzî gibi meşhûr büyük zâtlar ilim öğrenip rivâyetlerde bulunmuşlardır.
İbn-i Dehhân Saîd bin Mübârek (r.a.), bir ara Bağdad’dan Musul’a gitti. Vezir Cemâleddîn-i İsfehânî kendisini çok güzel karşıladı ve iyilik ve ikramlarda bulundu. Onun himâyesi altında bir müddet orada ikâmet etti ve insanlara ders okutmakla meşgûl oldu. İbn-i Dehhân’ın, Bağdad’da bulunduğu zamanda pekçok kitabı vardı. Musul’a giderken bunları götürmemişti. Fakat bir müddet sonra bunların yanında bulunması ve onlardan istifâdesinin gerekli olduğu kanâatına vardı. Kitaplarını getirmek için Musul’dan birini, Bağdad’a gönderdi. Bu kimse İbn-i Dehhân’ın evine gittiğinde, kitapları harâb olmuş gördü. Evin arkasındaki tabakhâneden sızan sular ve bunların kokusu, kitapları perişan etmişti. Kitapları bu şekilde Musul’a götürdü, İbn-i Dehhân bu hâle çok üzüldü. Kendisine, bu kitapları buhur ile tütsülemesi hâlinde kokunun gidebileceğini bildirdiler. Böyle yapmaya başladı. 30 rıtldan (takriben 13 kg’dan) fazla buhur ile kitapları tütsüledi. Bu esnada gözlerine gelen duman sebebiyle gözleri a’mâ oldu. Bundan sonra bu işi yapmak için halk kendisine yardımcı oldu.
İbn-i Dehhân’ın ilmi yanında, şairliği de çok kuvvetliydi. Güzel şiirleri vardır.
İmâdüddîn el-Kâtib, el-Haride isimli eserinde bu zâtı zikretmekte ve çok övmektedir.
İbn-i Dehhân (r.a.) birçok eserler tasnif etmiştir. Bunlardan ba’zıları şunlardır. Tefsîr-ül-Kur’ân, Tefsîr-ül-Fâtiha, Tefsîrü Sûret-ül-İhlâs, Şerh-ül-İzâh (40 cild), Ed-Dürûsü fin-nahv, er-Riyâdatü fin-nüktet-in-nahviyye, Dîvan (şiir), Resâil, ed-Dad vez-Zâ.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Vefeyât-ül-ayân cild-2, sh. 382
2) Bugyet-ül-vuât cild-1, sh. 587
3) Şezerât-üz-zeheb cild-4, sh. 233
4) El-A’lâm cild-3, sh. 100
5) Mu’cem-ül-üdebâ cild-11, sh. 219
6) İnbâh-ur-ruvât cild-2, sh. 47
7) İzâh-ül-meknûn cild-1, sh. 455, 471, cild-2 sh. 678