Bağdadlı hadîs âlimlerinden. Takvâ, vera’ ve zühdü ile meşhûrdur. İsmi, Ali bin Mübârek bin Ali bin Fâ’ûs el-Bağdâdî el-İskâf el-Mukrî olup, künyesi Ebü’l-Hasen’dir.
Haramlardan çok sakınırdı. Hattâ şüpheli korkusuyla mübahların çoğunu terk eder ve dünyâya kat’iyyen meyletmez, gönül vermezdi. İnsanların, dîne olan bağlılığından dolayı kendisine hayran kaldığı kimselerdendi: Kâdı Ebû Ya’lâ, Ebû Mensûr Abdülbâkî bin Muhammed ve başka âlimlerden ilim öğrendi ve hadîs-i şerîf dinledi.
Kendisinden de; Ebû Muammer el-Ensârî ve Ebü’l-Kâsım bin Asâkir hadîs-i şerîf öğrendiler.
Cum’a günleri, Cum’a namazından sonra talebelerine hadîs-i şerîf okurdu. Günlerini hep oruçlu geçirdiği hâlde, Cum’a günü oruçlu olmadığını talebelerinin görmesi için su içerdi.
İbn-i Fâ’ûs, 521 (m. 1127) senesi Şevval ayının 19. Cumartesi günü vefât etti. Ertesi gün Kasr Câmii’nde cenâze namazı kılınıp, Ahmed bin Hanbel’in (r.a.) kabri yanına defnedildi.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Zeyl-i Tabakât-ı Hanâbile cild-1, sh. 173
2) Şezerât-üz-zeheb cild-4, sh. 64