Büyük hadîs âlimlerinden. Adı Hasen bin Abdurrahmân’dır. Doğum târihi kesin olarak bilinmemektedir. İlk defa 290 (m. 902) yılında İran’da hadîs, dinledi. Daha küçük yaşta babası Abdurrahmân bin Hallâd’dan ilim öğrenmeye başladı. 360’lı (m. 970) yıllarda Ramehürmüz şehrinde vefât etti.
Ramehürmüzî; Muhammed bin Abdullah el-Hadramî, Kâdı Ebû Hüseyn el-Vâdiî, Muhammed bin Hibbân el-Mâzinî, Ubeyd bin Ganâm en-Nehaî, Hasen İbni Müsennâ, Muhammed bin Osman bin Ebî Şeybe, Yûsuf bin Ya’kûb, Mûsâ bin Hârûn ve zamanında bulunan birçok âlimden ilim öğrenip, hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir.
Kendisinden ise, Ebü’l-Hüseyn Muhammed bin Ahmed Saydâvî, Hasen bin Leys eş-Şirâzî, Hâfız Ebû Bekr, Ahmed bin Mûsâ Merdeveyh, Ebû Abdullah bin İshâk en-Nihâvendî ve birçok âlim ilim tahsil edip, hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir.
Ramehürmüzî hazretlerinin rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte, Peygamber efendimiz (s.a.v.), Ebû Eyyûb’e “Allahü teâlânın râzı olduğu bir ameli sana söyliyeyim mi?” diye buyurdular. Ebû Eyyûb “Evet, yâ Resûlallah!” deyince, “İki kimsenin arası bozulursa aralarını bulman, aralarında buğz ve düşmanlık olunca birbirlerini sevindirmendir” buyurdu.
Ramehürmüzî birçok eser yazmıştır. Bunlardan el-Muhaddis-ül-fâsıl beyn-er-râvi ve’l-vâî adlı eseri usûl-i hadîs sahasında yazılmış ilk kitaptır. Doktor Muhammed Accâc el-Hatîb tarafından Şam’da neşredilmiştir. Bu eserde Ramehürmüzî hazretlerinin yazdığı hadîs-i şeriflerden ba’zıları şunlardır:
Hazreti Ali buyuruyor ki: Birgün Resûlullah efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki, “Yâ Rabbî! Halifelerime merhamet et!” Bunun üzerine Eshâb-ı kiram, “Yâ Resûlallah halifeleriniz kimlerdir?” diye suâl ettiler. Peygamber efendimiz (s.a.v.) “Hadîslerimi ve sünnetimi rivâyet eden ve onları insanlara öğretendir” buyurdular.
“Allahü teâlâ, benden bir hadîs duyup da başkasına ulaştıran kimsenin yüzünü kıyâmet günü aydınlatır. Nice fıkıh bilenler fakîh değildir. Nice fıkıh bilenler vardır ki, öğrendiği kimseden daha fakîhdir.”
“Şu üç kimseye karşı müslümanın kalbinde hıyânet ve aldatma bulunmaz: Allah için ihlâsla amel edene, müslümanlara nasîhat edene ve müslümanların cemaatine tâbi olanlara.”
“Benden duyduğunuzu insanlara bildiriniz. Söylemediğim birşeyi, söyledim şeklinde rivâyet eden kimseye, Cehennemde bir ev yapılır ve oraya atılır.”
“Ümmetimden kim dîni husûsunda kırk hadîs-i şerîf ezberlerse, kıyâmet günü Allahü teâlâ onu, fakîhler ve âlimler zümresinde haşreder.”
“Ümmetimden kıyâmete kadar hak üzere bulunan olacaktır.”
İmâm-ı A’meş buyuruyor ki: “Hadîs öğrenen Ve bu sünneti ihyâ edenlerden daha efdal bir kavim bilmiyorum.”
Süfyân-ı Sevrî buyurdu ki: “Niyetini güzel edip, hadîs öğrenen kimse için, daha üstün bir amel bilmiyorum.”
Ebü’l-Hayr Bükrâvî diyor ki: Meclisime devam eden bir genç vefât etmişti. Onu rü’yâda gördüm ve dedim ki, “Allahü teâlâ sana ne muâmele etti?” Dedi ki, “Beni bağışladı.” Bunun üzerine ben, “Hangi sebeble Allahü teâlâ seni bağışladı?” diye sordum. O genç, “Hadîs öğrenmem sebebiyle” dedi.
Ramehürmüzî hazretlerinin yazmış olduğu diğer eserler şunlardır: Rabi-ül-müteyyemîn fî ahbâr-il-uşşâk, Kitâb-ül-emsâl, Kitâb-ün-nevâdir, Kitâbu Risâlet-üs-sefer, Kitâb-ur-rûh, Edeb-ün-nâtık.
¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾¾
1) Mu’cem-ül-müellifîn cild-3, sh. 235
2) El-A’lâm cild-2, sh. 194
3) Tezkiret-ül-huffâz cild-3, sh. 905
4) Keşf-üz-zünün sh. 1122
5) Siyer-i a’lâm-in-nübelâ cild-16, sh. 73
6) Şezerât-üz-zeheb cild-3, sh. 30
7) Esmâ-ül-müellifîn cild-1, sh. 270
8) Fihrist sh. 220