TÜRKİYE GAZETESİ YAYINLARI

 

İSLÂM ALİMLERİ ANSİKLOPEDİSİ

3.CİLD

Bir Önceki Sayfaya Gider

CİLD  -  ALFABE  -  ASIR

Bir Sonraki Sayfaya Gider

01   02   03   04   05   06   07   08   09   10   11   12   13   14   15   16   17   18

ZÜHEYR BİN MUÂVİYE (Radıyallahü Anh)

Tebe-i tâbiîn devrinde Kûfe'de yetişen hadîs âlimlerinin büyüklerinden. Adı, Züheyr bin Muâviye bin Hudeyc bin Rahîl bin Züheyr bin Hayseme el-Ca'fî'dir. Künyesi Ebû Hayseme el-Kûfî'dir. 100 (m. 718) senesinde Kûfe'de doğdu. Cezîre veya Cizre denilen yere yerleşti. 173 (m. 789) senesinin Receb ayında vefât etti.

Züheyr bin Muâviye (r.a.), kurulduğu zamandan itibaren büyük bir ilim merkezi olan Irak'ın Kûfe şehrinde doğup büyümüş ve orada birçok âlimin ilim meclisinde bulunarak, onlardan ilim almış ve hadîsi şerîf rivâyet etmiştir. O, Tâbiînin büyüklerinden Ebû İshâk-ı Sebî'î, Süleymân-ı Teymî, Âsım bin Kays, Zeyd bin Cübeyr, Semmâk bin Harb, Abdülkerîm el-Cezerî ve daha pekçok âlimden hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir. Kendisinden de, Abdurrahmân bin Mehdî, Yahyâ bin Sa'îd el-Kettân, Ebû Dâvûd Heysem bin Cemîl el-Antakî ve daha birçok âlim hadîs-i şerîf rivâyetinde bulunmuştur. Ondan en son rivâyette bulunan Abdüsselâm bin Abdülhamîd el-Harrânî'dir.

Onun büyük bir hadîs âlimi ve rivâyetlerinde sika (güvenilir, sağlam) olduğunu birçok hadîs âlimi haber vermiştir. Bunlardan Muâz bin Muâz: "Yemin ederim ki, Süfyân-ı Sevrî benim yanımda, Züheyr'den daha hüccet, sika değildir" dedi. Şuayb bin Harb de: "Züheyr benim yanımda Şu'be gibi yirmi kişiden daha çok hâfızdı (ya'nî yüzbinden çok hadîs-i şerîfi senedleri ile birlikte ezberlemişti)" dedi.

Yüşr bin Ömer, İbn-i Uyeyne'den naklederek diyor ki: "Züheyr bin Muâviye sana lâzımdır. Çünkü Kûfe'de onun gibisi yoktur." Ahmed bin Hanbel de şöyle bildiriyor: "O, ilimde doğruluk kaynaklarındandır." Sâlih bin Ahmed de, babasından bildirerek: "Züheyr, hocalarından rivâyet ettiklerinde sağlam bir hüccetti. Ebû İshâk'tan rivâyet ettiklerinde ise ihtilâf vardır" diyor, İmâm-ı Iclî'nin sika ve emin bir râvi olduğunu, İmâm-ı Nesâî de, güvenilir ve sağlam olduğunu bildirdi. İbn-i Mencûye diyor ki: "Züheyr, sağlam bir hadîs hâfızı idi, Irak âlimleri onu, sağlamlıkta zamanındakilerinin önünde tutuyorlardı." İbn-i Sa'd: "0,172 (m. 788) senesinde vefât etti. Sağlam ve güvenilir bir râvi olup çok hadîs-i şerîf rivâyet etti" dedi. İbni Hibbân da "Kitab-üs-sika"sında diyor ki: "0,173 veya 174 senesinde Receb ayında vefât etti. Hadîs'de sağlam bir hâfızdı. Irak âlimleri O'nun için, Süfyân-ı Sevrî zamanında, (Sevrî öldüğü zaman Züheyr bunun yerini tutar) diyorlardı ve sağlamlıkta onu başkalarının önünde tutuyorlardı."

Züheyr bin Muâviye şöyle anlatıyor:

"Hz. Ömer, bir gün bir cerîb (bir çeşit ölçek) un getirilmesini emretti. Getirilen bir cerîb un yoğuruldu ve hamur hâline getirildi. Sonra ekmek yapıldı. Daha sonra zeytinyağı ile karıştırılarak serîd adı verilen bir çeşit yemek yapıldı. Hz. Ömer, hazırlanan bu yemeğe 30 kişiyi da'vet etti. Bu yemeği sabah yediler ve doydular. Akşam olunca yine aynı miktardaki yemeğin tamâmını otuz kişiye verdi. Yemek tam otuz kişiye yetince, Hz. Ömer şöyle buyurdu: "Her insana ayda iki cerîb zahire yetmektedir." Hâl böyle olunca Hz. Ömer, kadın, erkek ve köle farkı gözetmeksizin her insana, ayda iki cerîb zahire tahsisat verirdi."

Rivâyet ettiği hadîs-i şerîflerden ba'zıları şunlardır:

"Sizden hiçbir kimse yoktur ki, Allah onunla konuşmasın! Hem aralarında tercüman da bulunmayacaktır. Sağ tarafına bakacak, âhırete gönderdiklerinden başka bir şey göremiyecek, önüne bakacak, yüzünün karşısında Cehennemden başka bir şey göremiyecektir. Binaenaleyh yarım hurma ile bile olsa Cehennemden korunun."

 

KAYNAKLAR

1) Tehzîb-üt-tehzîb cild-3, sh-115

2) Tezkiret-ül-huffâz cild-1, sh-233

3) El-A'lâm cild-3, sh-52

 
 

Bir Önceki Sayfaya Gider

Bu Bölümün İndex Sayfasına Gider

Bir Sonraki Sayfaya Gider