Geri

   

 

 

İleri

 

49. Danışmaya Teşvik Etmek

Allahü teâlâ buyurmuştur:

"İşlerde onlarla (arkadaşlarınla) müşevere et."[113] Bu konuda Sahîh hadisler çoktur, meşhurdur. Bu âyet-i kerîme her şeyden müstağni kılar, başka şeye ihtiyaç bırakmaz. Çünkü Allah Sübhânehu ve teâlâ kitabında açık bir delil ile yaratıkların en mükemmeline müşavereyi emrederse, başkası için durum ne olur?

Bil ki: Bir iş yapmaya niyetlenen kimsenin, o iş üzerinde dinine ve tecrübesine, ehliyetine ve nasîhatma, takvasına ve şefkatına güvendiği kimseye danışıp fikir alması müstehabdır. Yine aynı şekilde çok kimselerle istişare edip onlardan bilgi toplamak ve o işten maksadının ne olduğunu onlara bildirmek müstehabdır. O şi hakkında bildiği iyi ve bozuk halleri de açıklaması iyi olur. Devlet reisi, Kâdî ve bunların benzeri idareciler hakkında istişare işinin lüzumu çok daha kuvvetli olur.

Ömer ibn'l-Hattab'ın (radıyallahü anh) arkadaşları ile müşavere etmesi ve onların sözlerine dönmesi hakkında hadisler çoktur, meşhurdur. Sonra danışmanın neticesi şu olmalıdır: Danışma anlatılan şekil üzere yapılmışsa ve danışmanın gösterdiği yolda bir bozukluk yoksa onun sözünü kabul etmek gerekir. Danışılan adama da düşen görev, o iş üzerinde fikir yormak ve öğüt üzerinde gücünü harcamaktır.

856- Temîmu'd-Dâri'den (radıyallahü anh) yapılan rivâyete göre Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

"Din nasîhattan ibarettir. Sordular:

— Kim için, Yâ Resûlellah? Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem):

— Allah için, O'nun kitabı için, O'nun peygamberi için müslümanların öncüleri için ve onların bütünü için, buyurdu.[114]

857- Ebû Hüreyre'den (radıyallahü anh) yapılan rivâyetde demiştir ki, Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İstişare edilen kimse güvenilir kimse olmalıdır."[115]