Geri

   

 

 

İleri

 

4. Tavafın duâları Ve Zikirleri

İlk olarak Hacer-i Esved'in karşısında İstilâm yaptığı (kollarını kaldırdığı) zaman ve ayrıca Tavafa başladığı zaman şöyle der:

(Bismillâhi vallahü ekber. Allahümme îmânen bike ve tasdîkan bikitâ-bike ve vefâen biahdike vettibâ'an lisünneti nebiyyike (sallallahü aleyhi ve sellem)

"Allah'ın ismiyle (tavafa başlarım). Allah herşeyden büyüktür. Allah'ım Sana îman ederek, kitabını tasdik ederek, Sana verdiğim îman sözüne bağlı kalarak ve Peygamberinin (sallallahü aleyhi ve sellem) sünnetine uyarak (tavaf ediyorum.)"

Her tavafta Hacer-i Esved'in hizasına geldikçe bu duâyı tekrarlamak müstehabdır. Remel (süratle) yaptığı ilk üç şavtta şöyle der:

(Allâhümme'calhu haccen mebrûren ve zenben mağfûren ve sa 'yen meşkûren.)

"Allah'ım! Tavafımı makbul yap, onu günahlarımın mağfiretine sebeb kıl ve tarafından kabul edilmiş bir ibâdet yap."

Geri kalan diğer dört şavtta da şöyle der:

(Allahümme'ğfir verham va'fu amma ta'lem ve ente'l-eâzzü’l-ekrem. Allahümme rabbenâ âtinâ fiddünyâ haseneten ve fi'l-âhireti haseneten ve kmâ azâbennâr.)

"Ey Allah'ım! Mağfiret buyur, marhamet et, bildiğin günahları afvet. Sen her şeye üstün gelen ikram sahibisin. Ey Rabbimiz olan Allah! Bize dünyada iyilik ver. Ahirette de iyilik ver. Cehennem azabından da bizi koru."

Allah kendisine rahmet etsin Şâfiî şöyle demiştir: Tavafta söylenen en sevimli duâ:

Allahümme  rabbenâ âtinâ fiddünyâ haseneten..." sonuna kadar söylenen duâdır.

Yine demiştir ki, bütün şavtlarda bunu söylemek benim için sevimlidir. İnsanın tavaf esnasında din ve dünya işlerinden istediği Duâyı yapması da müstehabdır. Bir kişi duâ edip de cemaat amîn derse, güzel olur.

Allah kendisine rahmet etsin, Hasan Basrî'den hikâye edilmiştir: Hacda onbeş yerde duâ kabul olunur: Tavaf içinde, Mültezem'de, oluk altında, Kabe içinde, Zemzem yanında, Safâ'da, Merve'de, Sa'y yolunda, Makâm'ı İbrahim arkasında, Arafat meydanında, Müzdelife'de, Mina'da ve cemrelerin atıldığı üç yerde. Bu yerlerde duâ etmeye gayret göstermeyen mahrumdur.

Şâfiî mezhebinde ve ona bağlı âlimlerin çoğunluğuna göre, tavaf esnasında Kur’ân okumak mastahab olur; çünkü tavaf zikir yeridir. Zikirlerin en faziletlisi de Kur’ân okumaktır.

Şâfiî âlimlerinin büyüklerinden olan Ebû Abdullah el-Huleymî, tavafta Kur’ân-ın müstehab olmadığını seçmiştir. Fakat Sahîh olan önceki sözdür. Âlimlerimiz demiştir ki, Peygamberden ve ashâbdan nakledilmeyen duâlar yerine Kur’ân okumak daha faziletlidir. Sahîh olan görüşte ashâbdan nakledilen duâları yapmak, Kur’ân okumaktan daha faziletlidir. Kur’ân okumanın bunlardan daha faziletli olduğunu söyleyen de vardır.

Allah kendisine rahmet etsin, Şeyh Ebû Muhammed el-Cüveyni şöyle demiştir: Hac günlerinde yapılan tavaflarda Kur’ân okuyup bir hatim yapmanın sevabı büyük olur. En doğrusunu Allah bilir.

Tavafı tamamlayınca ve iki rekât tavaf namazını kılınca, istenilen duânın yapılması müstehabdır. Burada nakledilen duâlardan biri şudur:

Allahümme ene abdüke vebnü abdike. Eîeytüke bizünûbin kesîretin ve a’ınâlin seyyi'etin ve hazâ makâmu'l-âizi bike minennâr. Fağfir lî in-neke ente'l-ğafûru'r-rahîm.)

"Allah'ım, ben Senin kulunum ve kulunun oğluyum. Büyük günahlarla ve kötü işlerle Sana (ibâdete) geldim. Bu yer ateşten Sana sığınanların makamıdır. Beni bağışla. Zira Sen, merhameti geniş, mağfireti bol olansın."