16. Çocukları Olan Kimsenin Çocuklarından
Başkası İle Künyelenmesi
Bu bölüm geniştir. Bu şekilde vasıflananlar sayılamayacak kadar çoktur
(Hazreti Ali'nin Ebû Türâb,
Abdurrahmân'ın Ebû Hüreyre diye
künyelenmeleri gibi...) Böyle künyelenmekte bir sakınca yoktur.
Evladı Olmayanın ve Çocuğun Künyelenmesi
758-
Enes'den
(radıyallahü anh) yapılan
rivâyetde şöyle demiştir:
“Peygamber
sallallahü aleyhi ve sellem ahlâk
bakımından insanların en güzeli di. Benim Ebû Ümeyr diye
künyelenen bir kardeşim vardı. -Ravi der ki, mamadan kesilmiş bir
kardeşim vardı dediğini sanıyorum.-
Peygamber onun yanına
gittiği zaman ona şöyle derdi: Ey Ebû Umeyr! Serçe kuşu ne oldu?"
Çocuğun oynamakta olduğu bir serçe kuşu vardı. Sonra kuş ölünce.
Peygamber çocuğa böyle
künye ile hitab ederek sormuştu.
759- Sahîh isnadlarla
Hazret-i Âişe
radıyallahü anha'dan yapılan
rivâyetde şöyle demiştir:
"Yâ Resûlellah! Arkadaşlarımın hepsinin künyeleri vardır.
Peygamber
(sallallahü aleyhi ve sellem):
Öyle ise oğlun (kız kardeşinin çocuğu) Abdullah ile künyelen."
dedi. Ravi der ki: Peygamber
bu Abdullah ile Zübeyr'in oğlunu kasdeder. Bu da
Ebû Bekir'in kızı Esmâ’ınn
oğludur. Esmâ'da Âişe'nin kız kardeşidir. Böylece Âişe, Ümmü
Abdullah diye çağrılırdı."
Derim ki, Sahîh ve
meşhur olan budur.
760-
İbnü’s-Sünnînin kitabında
Hazret-i Âişe'den
(radıyallahü anh) yapılan
rivâyetde o şöyle demiştir:
“Ben Peygamberden olma bir
çocuk düşürdüm. Peygamber
ona Abdullah ismini verdi ve beni de onunla "Ümmü Abdullah" diye
künyeledi! Bu hadis zayıftır.
Ashâb içinde çok kimseler, daha çocukları olmadan önce
künyelenmişlerdi. Ebû Hüreyre
v.s. gibi. Enes'in de Ebû Hamza
diye künyelenmesi gibi. Sahabe ve tabiînden ve bunlardan sonra
gelen sayılamayacak kadar çok kimselerin böyle künyelenmeleri
vardır. Bunda bir kerahat yoktur, Şartına uygun olmak hâlinde bu
künyeler sevimlidir ki, bunu söylemiştik. |
١٦- باب كُنية الرجلِ الذي له أولادٌ بغيرِ أولادِه
هذا الباب واسعٌ لايُحصى مَن يتّصفُ به، ولا بأس بذلك
باب كُنيةِ مَنْ لم يُولَد له،
وكُنية الصغيرِ
٧٥٨-
روينا في صحيحي البخاري ومسلم،
عن أنس
رضي اللّه عنه قال: كأن
النبيّ
صلى اللّه عليه وسلم أحسنَ الناس خلقاً، وكان لي أخ يُقال له
أبو عمير ـ قال الراوي: أحسبه قال فَطِيمٌ ـ وكأن
النبيّ
صلى اللّه عليه وسلم إذا جاءَه يقول قال:
”يا أبا عُمَيْرٍ! ما فَعَلَ النُغَيْرُ" نُغَرٌ كانَ يلعبُ
به. البخاري
(٣٩)
٧٥٩-
وروينا بالأسانيد الصحيحية في سنن أبي
داود وغيره، عن عائشة
رضي اللّه عنها، قالت: يا
رسول اللّه! كلُّ صواحبي
لهنّ كُنى، قال قال:
”فاكْتَنِي بابْنِكَ عَبْدِ اللّه" قال الراوي: يعني عبد اللّه
بن الزبير، وهو ابن أختها أسماء بنت أبي بكر، وكانت
عائشةُ تُكَنَّى أُمّ عبد
اللّه.
قلت:
فهذا هو الصحيح المعروف. (٤٠)
٧٦٠-
وأما ما رويناه في كتاب ابن السني،
عن عائشة
رضي اللّه عنها قالت: أسقطتُ من
النبيّ
صلى اللّه عليه وسلم سَقْطاً فسمّاه
عبد اللّه، وكنّاني بأُمّ عبد اللّه. فهو حديث ضعيف. (٤١)
وقد كان من الصحابة جماعات لهم كنى قبل أن يُولد لهم، كأبي
هريرة، وأنس، وأبي حمزة، وخلائق لا يُحصون من الصحابة
والتابعين فمن بعدهم، ولا كراهةَ في ذلك بل هو محبوبٌ بالشرط
السابق. |