Geri

   

 

 

İleri

 

38 ZİHÂR

Koca, hanımına «sen benini üzerime (için) annemin sırtı gibisin» dediğinde hanım kendisine haram olur. Hanıma temasta bulunması, ellemesi ve öpmesi, ziharın kefaretini vermedikçe kendisine helâl olmaz.

Eğer kefaret vermezden evvel hanımla cinsi münasebette bulunursa Allah’tan af talep eder, ilk kefaretten başka kendisine herhangi bir kefaret lâzım gelmez. Ancak kefaret vermedikçe bir daha temasta bulunmamalıdır.

Kefareti icap ettiren dönüş, hanımıyla cinsi münasebette bulunmaya azim ve cezm eylemesidir.

Hanımına: «Sen benîm için annenim karnı veya apışı veya ferci gibisin» dediğinde müzahir (zihar etmiş) olur. Yine müzahir olur. Eğer hanımı kendisine ebediyyen haram olan bir yakınına benzetirse hemşiresi veya halası veya sütannesi gibi...

Eğer: «Senin başın benîm için annemin sırtı veya yüzü veya boynu ya da yarısı yahut da üçte birisi gibidir» dese müzahir olur.

Eğer: “Sen benim üzerime annem gibisin” dese niyetine müracaat olunur. Eğer, “Sen yanımda şereflisin manasını irade ettim bu sözümle.” dese, sözü kabul olunur. Eğer, “Ziharı irade ettim.” dese, zıhar olur. Eğer, “Talâkı irade ettim.” dese talâkı bayın olur. Eğer hiç bir niyeti yoksa hiç bir şey olamaz.

Zihar, ancak hanımı hakkında olabilir. O halde eğer carîyesiyle zihar yaparsa müzahir olamaz.

Bütün hanımlarına birden «Sizler benim üzerime annemin sırtı gibisiniz» diyen bir koca, hepsinden müzahir olur. Her birisi için bir kefaret vermesi icap eder.

ZİHÂR KEFFÂRETİ

Ziharın kefareti: Bir köleyi azat etmektir. Eğer yoksa arka arkaya iki ay oruç tutmaktır. Eğer gücü ona da yetmezse altmış miskine yemek yedirmektir. Bütün kefaretler cimâdan evvel verilir.

Zihar kefaretinde, kâfir, müslüman, erkek, dişi, küçük ve büyük kölelerin azat edilmesi kâfidir. Kör, elleri veya ayakları kesik olan bir kölenin azat edilmesi kâfi değildir (yâni kefaret olamaz.)

Sağır, bir eli ve bir ayağı çaprazlama kesilen kölenin azat edilmesi kâfidir.

İki elinin baş parmaklan kesilen ve düşünce kabiliyeti olmayan deli bir kölenin azat edilmesi kâfi değildir.

Müdebber (efendisi, kendisine ölümümden sonra sen hürsün demiş). Köle, ümmül veled (efendisinden doğurmuş) cariye ve biraz parasını eda eden mükâtep (azat olunması paraya bağlanan) köle kefaret olarak azat edilemez. Eğer hiç bir para efendisine vermeyen bir mükâtep köleyi (kefaret olmak için) azat ederse caiz olur. Eğer kefaret niyetiyle köle bulunan babasını veya oğlunu satın alırsa kefaret yerine geçer ve caizdir.

Ebû Hanife (rahmetüllahi aleyh) ye göre, ortak bir kölenin yarısını kefaret için azat ettiğinde diğer yarısının da kıymetine zâmın olup onu da azat ederse, caiz olamaz.

Eğer kölesinin yarısını kefaret için azat edip bilâhare cimâdan evvel kefaret için diğer yarısını da azat ederse caizdir. Ebû Hanife'ye göre, kölesinin yarısını kefaret için azat edip, zihar yaptığı hanımiyle cîmâ ettikten sonra diğer yarısını azat ederse, caiz olamaz.

Müzahir azat edeceği köleyi bulamazsa kefareti içinde ramazan ayı, ramazan bayramı, kurban bayramı ve kurban bayramından sonra gelen üç teşrik günleri bulunmayan hiç fasıla vermeksizin iki ay oruç tutmaktır.

Ebû Hanife ve Muhammed (rahmetüllahi aleyhima) e göre, zihar yaptığı hanımıyla, o iki ay kefaret orucun meyanında geceleyin kasden veya unutarak gündüzleyin cima yaparsa yemden iki ay oruca başlamalıdır.

Eğer o iki aydan tek bir gün orucu özürle veya özürsüz yerse yeniden başlanması lâzım gelir.

Eğer köle hatunuyla müzahere yaparsa kefareti ancak oruç olabilir. Efendisi kendisinin yerinde bir köle azat ederse veya fakirlere yemek yedirirse caiz olamaz.

Müzahir, oruç tutmaya kudretli değilse, altmış miskine yemek yedirecektir. Her miskine yarım sa' buğday veya bir sa' hurma veya arpa veya bunun kıymetini verecektir. Eğer onlara sabah ve akşam yedirirse —ister az ister çok yesin— caizdir. Eğer tek bir miskine altmış gün verirse kâfidir. Eğer bir miskine bir günde bütününü verirse, ancak bir günlük kefaret olarak kabul olunur. Eğer yemek yedirdiği zaman zarfında, zihar yaptığı hanımla cinsi münasebette bulunursa yeniden yedirmek lâzım gelmez.

Bir kimsede iki zihar kefareti varsa, iki köleyi tayin etmeksizin azat ederse her iki ziharın da kefareti olmak hesabıyla kâfi gelir. Dört ay oruç tutarsa veya yüz yirmi miskine yemek yedirirse hüküm böyledir. Eğer bir köle azat ederse veya iki ay oruç tutarsa istediğinin kefaretini sayabilir.