Geri

   

 

 

İleri

 

24 LUKATA

Korumak ve sahibine vermek için şahitli olarak yerden alınan lukata (kaybolan şey) emanettir. Eğer bulunan şey on dirhemden daha azsa, birkaç gün bulduğu yerde tarifini yapacaktır.

Eğer on ve daha fazla ise, bir sene müddetle halka bildirecektir. Eğer sahibi çıkarsa alır. Eğer çıkmazsa onun niyetiyle sadakaya verir. Bilâhare sahibi gelirse muhayyerdir, isterse sadakayı kabul eder, isterse yerde bulan zatı, zâmın kılar, yâni parasını ondan alır.

Sahipsiz koyun, sığır ve devenin alınması caiz olur. Eğer alan adam, hâkimin hükmü olmaksızın bunlara nafaka verirse kendiliğinden vermiş olur. Eğer hâkimin emriyle yedirirse sahiplerinin borcu olur.

Bu hâdise, hâkime götürüldüğü zaman hâkim düşünür. Eğer hayvanın kârı varsa ücretle verilecek ve ücretinden kendisine yedirilir. Eğer menfaati yok ise hâkim de yiyeceğinin kıymetini kapsamasından korkarsa, satar parasının muhafaza edilmesini emreder. Eğer kendisine yedirmekte menfaat varsa, yedirmeye izin verir ve nafakayı sahibine borç kılar.

Hayvanın sahibi geldiği zaman besleyen, nafakayı alıncaya kadar vermeyebilir. Helâl ve haram (Mekke) arazisinden bulunan Lukta (bulunan eşya) lara eşittir. Hükümleri aynıdır.

Bir kişi, gelip luktanın kendisine ait olduğunu iddia ederse, şahit ve delil getirmedikçe kendisine verilmez. Alâmetini söylediği zaman, bulan zat kendiliğinden verebilir. Fakat mahkemece vermeye zorlanmaz.

Lukta, zengine sadaka olarak verilmez. Eğer luktayı bulan zat zengin ise, ondan istifade etmesi haramdır. Eğer bulan zat, fakirse ondan menfaatlenmesinde beis yoktur. Luktayı bulan zat zengin ise, fakir olan babasına, oğluna ve zevcesine verebilir. Allah (celle celâlüh) daha iyi bilir.