22 Â’RİYE Â’riye caizdir. Â’riye: Menfaatleri bedelsiz olarak başkasına mal etmektir.(Bu yeri sana arîye verdim, sana yedirdim, —hibe kasdetmemek şartiyle— bu elbiseyi sana verdim. Seni bu hayvana bindirdim, bu köleyi sana hizmetçi yaptım, evim sana meskendir, evim sana hayatım boyunca meskendir.) Sözleriyle doğru olur. Muui’r: Bedelsiz olarak başkasına bir şeyi mülk eden istediği anda a'riyeden cayabilir. A'riye emanettir. Eğer kendiliğinden helak olursa, hiç bir mesuliyet yoktur. Müste’ir: A'riyeyi kabullenen a'riye olarak aldığı şeyi icara veremez. Fakat çalıştıranın değişmesiyle zarar görmeyen bir malı, diğerine a'riye suretiyle verebilir. Dirhemlerin, dinarların, altınların, ölçülen ve tartılan malların a'riyeye verilmesi alanın boynunda borç olur. Ev yaptırmak ve ağaç dikmek için, bir araziyi a'riye suretiyle alırsa caizdir. A'riyeye malını veren zat, a'riyeyi alandan ev ve ağaçlarının sökmesini isteyebilir. Eğer a'riyenin vakti yoksa zâmin de olamaz. 1-A’riyenin müddeti olduğu halde, Muui'r vakit gelmezden evvel cayarsa, ev ile ağaçların sökülmesiyle eksilen kıymetlerine zâmin olur. A'riyeye verilen malın sahibine geri getirme ücreti müstei're (A'riyeyi alana) aittir. Ücrete verilen şeyin geri getirme ücreti ise icara verene aittir. Gasp edilen malın geri getirme ücreti gasbedene aittir. Bir hayvanı a'riye yoluyla alıp kendiliğinden hayvanı sahibinin ahırına bırakırsa zâmin olmaz. Eğer bir ayni a'riye yoluyla alıp bilâhare sahibine teslim etmeksizin evine bırakırsa zâmin olmaz. Eğer emaneti, sahibine teslim etmeksizin evine bırakırsa zâmin olur. |