Geri

   

 

 

İleri

 

4 Namazın Sıfatları

Namazın farzları altıdır:

1- Tahrim tekbiri,

2- Ayakta durmak (eğer kudreti varsa),

3- Kur'andan bir şey okumak,

4- Rükûa varmak,

5- Secdeye varmak,

6- Bir teşehhüd miktarı (bir ettehiyyatüyü okuyacak kadar) son rekâtta oturmaktır. Bunlardan başkası sünnettir. Kişi namaza girdiği zaman tekbir getirir, tekbirle beraber iki elini, başparmaklar kulağın yumuşağıyla aynı hizada oluncaya kadar kaldırır. Eğer tekbirin yerine «Allahü eceli» (Allah her şeyden daha üstündür) veya âzam (her şeyden daha büyüktür) veya «Er-rahmânu ekber» (Rahman olan Allah daha yücedir) dese Ebû Hanife ve Muhammed (rahmetüllahi aleyhima) e göre, kâfidir. Ebû Yusuf dedi ki: Namaza başlama ancak tekbir lâfzı (yâni Allahü Ekber) île caiz olur. Sağ eliyle sol elini tutar, iki elini göbeğin altına koyar ve «Sübhanekellahümme ve bihamdik ve tebare kesmük ve Teâlâ ceddük ve la ilahe gayruke» yi okuyarak şeytandan Allah'a sığınmak mânasını taşıyan:

«Eûzü billâhi mineş-şeytanir-racîm»i ve besmeleyi gizlice getirir. Sonra Fatihat’ül Kitap (kitabın başlangıcı) ve beraberinde bir sûreyi veya istediği her hangi bir surenin üç âyetini okur. İmam: «Veladdâllin» in ardında «Âmin» dediğinde cemaat da yavaşça âmîn der, sonra tekbir getirir ve rükûa varır, rükû halinde iki eliyle diz kapaklarını tutar, el parmaklarını açar, sırtını tam düzeltir, başını dik veya başaşağı eğmez, (Belki tam sırtının hizasında tutar). Rükûda üç defa «Sübhâne Rabbîyel azîm» der. Üç defa demek en azıdır, sonra başını kaldırır ve «Semîallâhü limen hamide» (Allah kendisine hamdedenin hamdîni kabul etti) der. Cemaat ta «Rabbena leke! hamd» (Ey ulu Allahımız hamd etmek sanadır) der. Tam ayağa kalktığı zaman tekbir getirip secdeye varır, iki eliyle yere dayanır, yüzünü iki elinin arasına koyar, burnu ve alnı üzerine secde eder.

Ebû Hanife'ye göre yalnız burnun veya alnın üzerine secde ederse kâfidir.

Ebû Yusuf ve Muhammed buyurdular ki: (Yalnız burun üzerine secde etmek ancak özürlü ise olabilir. Eğer kişi sarığının kıvrımları üzerine veya elbisenin artığı (fazlası) üzerine secde ederse caizdir. Kanatlarını (kollarını) yanından uzak tutar, karnını baldırlarından uzaklaştırır, ayak parmaklarını kıbleye çevirir, secdesinde üç defa «Sübhane Rabbiyel âlâ (En yüce Allahımı ortaktan tenzih ediyorum) der. Bu kadarı teşbihin en azıdır.

Sonra başını secdeden kaldırarak tekbir getirir. Oturarak mutmain olduktan sonra (istikrara kavuştuktan sonra) tekrar tekbir getirir secde eder, secdede mutma'in olunca tekbir getirir ayaklarının yüzü üzerine, oturmaksızın ve elleriyle yeve dayanmadan ayağa kalkar. İkinci rekâtı da birinciyi yaptığı gibi yapar. Ancak iftitah (açmak) duası (Sübhaneke) ve euzuyu okuyamaz. Ellerini ancak tahrim tekbirinde kaldırır, ikinci rekâtın ikinci secdesinden başını kaldırdığı zaman, sol ayağını yayarak üzerine oturur, sağını tam diker ayak parmaklarım kıbleye çevirir, iki ellerini baldırlarının üzerine koyar, el parmaklarını salıverir ve teşehhüdü (Ettehiyyâtüyü) okur.

Teşehhüd: «Ettehîyyâtü lillâhî vessaîevâtü vettayyibatü Esselâmü aleyke eyyühen-nebiyyü ve rahmetullâhi ve berekâtühü Esselâmü aleynâ ve âlâ ibâdul-lâhissalibin. Eşhedü enlâ ilahe illâllahü ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Resûlühü» dür. Birinci oturuşta bu kadardan daha fazla bir şey okumaz. Son iki rekâtta yalnız fatiha-i şerifeyi okur. Namazın sonunda oturduğu zaman birinci oturuş gibi, oturur, teşehhüdü okur. Peygamber (aleyhis-salatü ves-selâm) üzerine salâvat getirir, Kur'an kelimelerine ve Peygamberden (aleyhis-salatü ves-selâm) rivayet edilen dualara benzer dualar okur. İnsan kelâmına benzer duaları okuyamaz. Sonra sağma selâm vererek “Esselâmü Aleyküm ve Rahmetullahi” der ve soluna da aynisini söyleyerek selâm verir.

Sabah namazında, akşam ve yatsının birinci ikinci rekâtlarında eğer imam ise sesli, üçüncü ve dördüncü rekâtlarda da gizli okuyacaktır. Eğer tek başına namaz kılıyorsa, muhayyerdir. İsterse kendisine dinletecek derecede sesli, dilerse gizli okuyacaktır. İmam öğle ve ikindi namazların (bütün rekâtını) da gizli okuyacaktır.

Vitir vacip üç rekâttır. Aralarını selâm vermek suretiyle kesemez. Üçüncü rekâtta bütün sene boyunca rüküdan evvel kunut duasını okutacaktır. Vitrin bütün rekâtlarında fatihayla beraber zamm-ı sure okunacaktır. Kunut duası okunmak istendiği zaman (zammı sureden sonra daha rükûa varmazdan evvel) tekbir alınıp eller kulakların yumuşaklığına kadar kaldırılarak tekrar bağlanır ve okunur, vitirden başka herhangi bir namazda kunut okunmaz.

Hiç bir namazda muayyen bir sûrenin okunması yoktur kî, ondan başka sûre onun yerini tutmaz olsun. (Fatiha hariç) herhangi bir sûreyi bir namazda daima okuyup ondan başkasını okumazsa mekruh olur. Ebû Hanife’ye (rahmetüllahi aleyh) göre; okumanın namazda kifayet edecek miktarının en azı kendisine Kur'an ismi şâmil olan miktardır Ebû Yusuf ve Muhammed dediler ki; üç kısa veya bir uzun âyetten az olmaması lâzımdır. İmama tâbi olan cemaat okumaz (İmamın arkasında olanlar için imamın okuması kâfidir (hadis-i şerif). Başkasının namazına girmek isteyen (başkasına uyan, onu kendisine imam eden) kişi iki niyete muhtaç olur.

1-Namaz niyeti,

2- Mütâbiat (uymak) niyetidir.