Geri

   

 

 

İleri

 

17 PEYGAMBER “ALEYHÎ’S-SALÂTÜ VE’S-SELÂM”I ZİYARET

Kabirlerin Ziyareti

1) Kabirde bulunanların hallerinden ibret almak ve onlara dua etmek maksadıyla kabirleri ziyaret etmek sünnettir.

Nitekim Rasûlullah (aleyhissalâtü ves-selâm):

"Sizin kabirleri ziyaret etmenizi yasaklamıştım, (artık) onları ziyaret ediniz'' buyurmuştur.

Bir başka hadis-i şerifinde Efendimiz (aleyhissalâtü ves-selâm):

"Kabirleri ziyaret ediniz, çünkü onları ziyaret ölümü hatırlatır" demiştir.

Yine Peygamberimiz (aleyhisselâm), Medîne-i Münevvere'nin kabristanından geçerken yüzünü kabristana çevirdi ve şeyle buyurdu:

"es-Selâmü aleyküm yâ ehle'l-kubûr yağfirullahü lenâ ve leküm, entüm selefunâ ve nahnü bi'l-eseri = selâm olsun size ey kabirlerdekiler, Allah bizleri ve sizleri affetsin, sizler bizim selefimiz, bizlerse sizin halefiniziz."

2) Rasûlullah (aleyhissalâtü ves-selâm)'ı ziyaret en te'kidli ve ondan ibret ve ders almak, en sağlam bir sünnet olup ona dua ve salevât okumak ise en lüzumlu bir vazifedir. Kendi Mescidinde bulunan kabri hakkında Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellâm) şöyle buyurmuştur:

"(Şu) üç mescitten başkası için yola çıkılmaz. (Bunlar:) Şu benim Mescidim, Mescid-i Haram (ve bir de) Mescid-i Aksa’dır."

Yine Efendimiz (aleyhis-salâtü ves-selâm) şöyle buyuruyor:

"Kim hacceder de beni ziyaret etmezse, bana eziyet etmiş olur."

3) Mademki şeriat bunu emretmiştir, o halde kabir ziyaretinde bulunanların ziyaret sırasında şeriatın sınırları çerçevesinde kalmaları, vakar, sükûnet ve huşu içerisinde bulunmaları gerekir. Efendimizin kabr-i şerifini ziyaret sırasında vakar, sükûnet ve huşu içerisinde olmak daha çok beklenir (ve çok daha lüzumludur).

4) Allah'ın kendilerine hac ve umre yapma gibi bir nimet ihsan ettiği kimselerin, Efendimiz (aleyhissalâtü ves-selâm)'ı ziyaret maksadıyla onun muattar şehri Medine-i Münevvere'ye gelmeleri minnettir. (Ziyaretçi) onun temiz ve pak kabrinin önüne geldiğinde huşu içerisinde son derece (hürmet göstererek), edeb sınırları çerçevesinde ve dîn-i celîl-i İslâm'ın sağlam ipine sarılarak ona selâm verir.

Nitekim Efendimiz (aleyhissalâtü ves-selâm):

"Bir kimse bana selâm verdiğinde, benim de onun selâmına karşılık vermem için Allahü teâlâ ruhumu bana mutlaka iade eder" buyurmuşlardır.

Sonra (ziyaretçi) Efendimize bol bol salevât getirmelir. Nitekim ümmetinden bir kimse ona bir kere salevât getirdiğinde Allahü teâlâ'nın da (onun getirdiği salât ü) selâmın on katıyla karşılık vereceği bildirilmektedir.

“Allah'ım! Burası senin peygamberinin haremidir. Senin vahyinin indiği mübarek beldedir. Bu güzel beldeyi benim için Cehennem’e karşı siper, azaba karşı emniyetli kıl. Beni Ahirette Peygamber (aleyhis-salâtü ves-selâm)’ın şefâatine kavuşanlardan eyle.

Allahım! (Peygamberimiz) Muhammed (aleyhisselâm)’a, ve (şânı yüce) Muhammed'in âline (âilesine ve ümmetine) rahmet eyle (Onların şerefini yücelt). (Hazret-i) İbrâhîm'e ve İbrâhîm'in âline rahmet ettiğin gibi. Şüphesiz övülmeye lâyık yalnız sensin, şan ve şeref sâhibi de sensin.

Allahım! (Peygamberimiz) Muhammed (aleyhisselâm)’a, ve (şânı yüce) Muhammed'in âline (âilesine ve ümmetine) hayır ve bereketler ver. (Hazret-i) İbrâhîm'e ve İbrâhîm'in âline hayır ve bereketler verdiğin gibi. Şüphesiz övülmeye lâyık yalnız sensin, şan ve şeref sâhibi de sensin.

“Ey Nebi! Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketi üzerine olsun.”

“Ey Allah’ın Resulü! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.”

“Ey Allah’ın Habibi! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.

“Ey Rahmet Peygamberi! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.

“Ey Ümmetin Şefaatçisi! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.

“Ey Yaratılanların En Hayırlısı! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.

“Ey Âlemlere Rahmet Olarak Gönderilen! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.

“Ey Peygamberlerin Efendisi! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.

“Ey Peygamberlerin Sonuncusu! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.

“Ey Takva Sahiplerinin Önderi! Salât ve Selâm senin üzerine olsun.

“Selâm sana ve bütün peygamberlere ve ehlibeytine olsun.

“Selâm sana ve annelerimiz olan eşlerine olsun.

“Selâm sana ve bütün sahabelerine olsun.

“Selâm sana ve bütün salih kullara olsun.

“Şahadet ederim ki, Allah’tan başka ilâh yoktur, ‘O’ tektir. Ortağı da yoktur. Yine şahadet ederim ki, Efendimiz, Onun kulu ve Resulüdür.

“Allah’ım! Efendimizi bütün peygamberlerden daha ziyade mükâfatlandır.

“Allah’ım! Peygamberimize vesileyi, fazileti ve yüksek dereceleri ihsan eyle. Bizleri onun şefaatine nail eyle.

“Allah’ım! Bize indirilen Kur’an’a iman ettik. Resulüne de tâbi olduk. Bizleri sana ve peygamberlerine imân edenlerden eyle.”

Büyük ve yüce Allah'tan kendi evini ve Sevgili Peygamberi'nin (aleyhis-salâtü ves-selâm) kabrini ziyaret etmeyi bize de nasip etmesini diliyoruz. Çünkü bu (ve her şey) O'nun kudretindedir, ne güzel mevlâ ve ne güzel yardımcıdır!

Sübhane Rabbike Rabbi'l-ızzeti amma yesîfûn ve selâmun alel-mürselln ve'l-hamdü lillahi rabbi'l-âlemîn.

"Senin izzet sahibi Rabbin, onların isnâd etmekte oldukları ulûhiyetime yakışmayan sıfatlardan yücedir, münezzehtir." (Sâffât, 180).

SON