12 ZEKÂT VERİLECEK YERLER Zekât Allahü teâlâ'nın, "Sadakalar (zekâtlar) Allah'tan bir farzı olarak ancak yoksullara, düşkünlere, (zekât toplayan) memura, gönülleri İslâm'a ısındırılacak olanlara, (hürriyetlerini satın taya çalışan) kölelere, borçlulara, Allah yolunda çalışıp cihat edenlere ve yolcuya mahsustur. Mealindeki âyet-i celilesinde belirttiği sekiz sınıf insana verilir. Bu sekiz sınıfa, zekât iki şartla verilir: Birincisi, Müslüman olmak; ikincisi bu sınıftan olanların, zekât verenin babası, oğlu, veya geçindirmekle yükümlü bulunduğu kimselerden olmama gerekir. Bu sekiz sınıftan herhangi biri tercih edilerek verilir. Fakir (yoksul), elinde nisab miktarından az mala sahip olan kimselere denir. Düşkün, herhangi bir mal varlığı bulunmayan kimselerdir ki, onların durumu fakirlerden daha kötüdür. Zekât toplayan memurlara, imamın (devlet reisinin) emriyle zekât verilebilir. Gönülleri İslâm'a ısındırılacak olanlar ise, Rasûlullah (Aleyhissalâtü ves-selam)'ın İslâm'a girsinler veya İslâm üzere kalsınlar diye yahut da kendi milletlerini İslâm'a çağırsınlar diye zekât verdiği kimselerdir. Kölelere gelince bunlar, efendilerine bir miktar mal vermek sûretiyle âzât olunacakları hususunda efendileriyle sözleşmiş olan kimselerdir. İslâm dini, kurtulmalarını temin için bunlara da zekâttan pay ayırmıştır. Borçlu o kimsedir ki, borçlanmış ve fakat borcunu ödeyemeyecek durumda kalmıştır. Allah yolunda (çalışıp cihat edenler) ise devlet reisinin, îlâ-i kelimetullah için kendilerini muharebeye hazırladığı askerlerdir. Yolcuya gelince bunlar, elinde ne var ne yok tüketmiş, (memleketine), mal ve ailesine kavuşamayacak derecede yolda kalmış olanlardır. Ülkelerinde çokça mal ve mülke sahip bulunsalar bile bunlara zekât verilir. |