28 Muâz b. Cebel (radıyallahü anh)'den: "Ya Rasûlallah , beni cennete sokacak, cehennemden uzaklaştıracak bir ameli haber ver, dedim. O da şöyle buyurdu: "Sen büyük bir şey sordun. Ancak o Allah'ın kolay kıldığı kişilere kolaydır. Allah'a ibadet edersin. O'na hiçbir şeyi ortak koşmazsın, Namazı dosdoğru kılarsın, Zekâtı verirsin, Ramazan orucunu tutarsın, Beyti (Kâ’be'yi) tavaf edersin. Sonra şöyle buyurdu: Sana hayır kapılarını göstereyim mi? Oruç kalkandır, Sadaka suyun ateşi söndürdüğü gibi günahı söndürür. Gecenin içinde kişinin kıldığı namaz da (hayır kapılarındandır). Sonra: "Onların yanları yataklardan uzaklaşır, korku ve ümidle Rab'lerine dua ederler, verdiğimiz rızıklardan infak ederler. Onların yaptıklarına mükâfat olarak, ne göz aydınlatacak sevinçler sakladığımızı hiçbir kimse bilemez." meâlindeki ayeti okudu. Sonra şöyle dedi: Sana din işinin başı, direği ve en yüce yerinin zirvesini haber vereyim mi? Ben, evet ya Rasûlallah derim. O şöyle dedi: İşin başı İslam, Direği namaz, Zirvesi cihaddır. Sonra şöyle buyurdu: Bütün bunların da özünü sana haber vereyim mi? Ben, evet ya Rasûlallah dedim. Dilini (eliyle) tuttu ve "İşte bunu (dilini) tut" buyurdu. Ben de: Ya Rasûlallah , biz söylediğimiz şeylerle de mi hesaba çekileceğiz? dedim. O da: " Allah iyiliğini versin, insanları yüz üstü yahut burunları üzerinde cehenneme sürükleyen ancak dillerinin ekip biçtiğidir." Bu hadisi Tirmizî rivâyet etmiştir. Hadis hasendir, sahihdir. |