Geri

   

 

 

 

İleri

 

11. BELLİ BİR İNSAN VEYA HAYVANA LÂNET ETME YASAĞI

1552. Rıdvân bîatında bulunan sahâbîlerden Ebû Zeyd Sâbit İbn'd-Dahhâk el-Ensârî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Kim İslâm'dan başka bir din adına bilerek yalan yere yemin ederse, o kişi dediği gibi (yalancının biri)dir. Kim, ne ile intihar ederse, kıyamet günü onunla azâb olunur. Sahip olmadığı bir şeyi adayanın adağı geçersizdir. Mü'mine lânet etmek, onu öldürmek gibidir."

Buhârî, Cenâiz 84, Edeb 44, 73, Eymân 7; Müslim, Îmân 176, 177. Ayrıca bk. Tirmizî, Nüzûr 16; Nesâî, Eymân 7, 11, 31; İbn Mâce, Keffârât 3

1553. Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Sıddîka lânetçi olması yakışmaz."

Müslim, Birr 84. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 72

1554. Ebu'd-Derdâ radıyallahu anh'dan rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Lânetçiler, kıyamet günü ne şefaatçı ne de şâhit olurlar."

Müslim, Birr 85, 86. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 45

1555. Semüre İbn Cündeb radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Birbirinize Allah'ın lâneti, gazâbı ve cehennem azâbı ile lânet ve beddua etmeyiniz!"

Ebû Dâvûd, Edeb 45; Tirmizî, Birr 48

1556. İbn Mes'ûd radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Olgun mü'min, yerici, lânetçi, kötü iş ve kötü söz sahibi olamaz."

Tirmizî, Birr 48

1557. Ebu'd-Derdâ radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Kul, herhangi bir şeye lânet ettiğinde o lânet gökyüzüne çıkar. Semânın kapıları ona kapanır. Sonra yere iner, yeryüzünün kapıları da ona kapanır. Sonra sağa sola bakınır, girecek yer bulamaz da lânet edilen kişiye döner. Eğer gerçekten lânete lâyık ise onda kalır, değilse lânet edene döner."

Ebû Dâvûd, Edeb 45. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 48

1558. İmrân İbn Husayn radıyallahu anhümâ şöyle dedi:

Bir seferde Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem'in maiyyetinde bulunuyorduk. Devesinin üzerindeki Medineli bir hanım, devesinden sıkılarak ona lânet etti. Resûlüllah sallahu aleyhi ve sellem kadının sözünü duyunca:

-"Üzerindekileri alın, deveyi salın gitsin. Çünkü o deve lânetlenmiştir" buyurdu.

İmrân der ki: O deve hâlâ gözümün önündedir, insanların arasında gezinirdi de kimse ona ilişmezdi.

Müslim, Birr 80, 81

1559. Ebû Berze Nadle İbn Ubeyd el-Eslemî radıyallahu anh şöyle dedi:

Genç bir hanım, üzerinde müslümanların birtakım eşyalarının da bulunduğu bir deve üstünde bulunuyorken, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'i görüverdi. Dağ yolunun dar yerine gelmişlerdi. Kadın:

- "Deeh, Allahım bu hayvana lanet et!" deyip hayvanı sürmeye çalıştı. Bunun üzerine Peygamber aleyhisselâm:

- "Lânetlenmiş bir deve bizimle birlikte bulunmasın!" buyurdu.

Müslim, Birr 82,83