Geri

   

 

 

 

İleri

 

13. MUSAFAHA YAPMAK

MÜSLÜMANLARIN BİRBİRLERİYLE KARŞILAŞINCA MUSÂFAHA YAPMALARI, GÜLERYÜZLÜ DAVRANMALARI, SÂLİH BİR KİMSENİN ELİNİ ÖPMENİN, ÇOCUĞUNU ŞEFKATLE ÖPMENİN, YOLCULUKTAN DÖNENLE KUCAKLAŞMANIN MÜBAH, BİRİNİN ÖNÜNDE EĞİLMENİN MEKRUH OLDUĞU

886. Ebü’l-Hattâb Katâde şöyle dedi:

Ben Enes’e:

Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem’in ashâbı arasında el sıkışma âdeti var mıydı diye sordum. O da:

– Evet, diye cevap verdi.

Buhârî, İsti’zân 27

887. Enes radıyallahu anh şöyle dedi:

Yemen halkı gelince, Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Size Yemen halkı geldi, el sıkışma âdetini ilk başlatan onlardır.”

Ebû Dâvûd, Edeb 143

888. Berâ radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İki müslüman karşılaştıklarında el sıkışırlarsa, birbirlerinden ayrılmadan önce günahları bağışlanır.”

Ebû Dâvûd, Edeb 143. Ayrıca bk. Tirmizî, İsti’zân 31; İbn Mâce, Edeb 15

889. Enes radıyallahu anh şöyle dedi:

– Bir adam:

– Yâ Resûlallah! Bizden bir kişi kardeşi veya arkadaşıyla karşılaştığında onun için eğilebilir mi, diye sordu. Peygamberimiz:

– “Hayır eğilemez” buyurdu. Adam:

– Ona sarılıp öpebilir mi, diye sordu. Efendimiz:

– “Hayır” buyurdular. Bu defa adam:

– Elini tutup musâfaha edebilir mi, dedi. Peygamberimiz:

– “Evet” buyurdu.

Tirmizî, İsti’zân 31. Ayrıca bk. İbn Mâce, Edeb 15; Ahmed İbn Hanbel, Müsned, III, 198

890. Safvân İbn Assâl radıyallahu anh şöyle dedi:

Bir yahudi kendisi gibi yahudi olan arkadaşına:

– Gel şu peygambere gidelim, dedi. İkisi birlikte Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem’e geldiler ve müslümanlarla yahudiler arasında ortak olan dokuz kesin âyeti sordular. Peygamberimiz cevapladıktan sonra onun elini ve ayağını öperek:

– Şehâdet ederiz ki, sen gerçekten bir peygambersin, dediler.

Tirmizî, İsti’zân 33. Ayrıca bk. İbn Mâce, Edeb 16; Ahmed İbn Hanbel, Müsned, IV, 240

891. İbn Ömer radıyallahu anhümâ, başından geçen bir olayı anlatırken şöyle dedi:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e yaklaştık ve elini öptük.

Ebû Dâvûd, Cihâd 96; Edeb 148. Ayrıca bk. Tirmizî, Cihâd 36; İbn Mâce, Edeb 16

892. Âişe radıyallahu anhâ şöyle demiştir:

Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem benim evimde iken Zeyd İbn Hârise Medîne’ye gelmişti. Sonra Resûl-i Ekrem’e gelip kapıyı çaldı. Nebî sallallahu aleyhi ve sellem de elbisesini sürüyerek ayağa kalktı, onu kucakladı ve öptü.

Tirmizî, İsti’zân 32

893. Ebû Zer radıyallahu anh şöyle dedi:

Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem bana:

“Kardeşini güleryüzle karşılamak şeklinde bile olsa, hiçbir iyiliği küçük görme” buyurdu.

Müslim, Birr 144. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Libâs 24; Tirmizî, Et’ime 30

894. Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem, Hazret-iAli’nin oğlu Hasan radıyallahu anhümâ’yı öpmüştü. Bunun üzerine Akra‘ İbn Hâbis:

– Benim on tane oğlum var, fakat bunlardan hiçbirini öpmedim, dedi. Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem:

– “Merhamet etmeyene merhamet olunmaz” buyurdu.

Buhârî, Edeb 18; Müslim, Fezâil 65. Ayrıca. bk. Ebû Dâvûd, Edeb 145; Tirmizî, Birr 12