34. Bâb—Bir Adam İle Andlaşma Yapan Adam Hakkında 3091. Bize Ebû Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyân, Mutarriften, (O da) eş-Şa'bi'den 3092. ve (bize yine) Süfyân, Yunûs'tan, (O da) el-Hasan'dan (naklen) rivâyet etti ki, onlar (yani eş-Şa'bi ile el-Hasan) bir adamla andlaşma yapan adam hakkında; "o, müslümanlar arasında (yalnız başına olan bir kişidir. Dolayısıyla mirası, bütün müslümanlara ait olmak üzere Beytü'l-Mal'e verilir)" derdi. Süfyân demiş ki, biz de bu görüşü benimsiyoruz. 3093. Bize Ebû Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Abdulaziz b. Ömer b. Abdilaziz, Abdullah b. Mevhib'den rivâyet etti ki; O şöyle demiş: Ben Temîm ed-Dârî'yi şöyle derken işittim: Ben Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) sorup şöyle dedim: "Yâ Resûlüllah, kâfirlerden olup da müslümanlardan bir adamın vasıtasıyla İslam'a giren adam hakkında dinin hükmü nedir?" Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de şöyle buyurdu: "O (vasıta olan kimse), onun hayatına da, ölümüne de insanların en yakınıdır!" 3094. Bize Ubeydullah, İsrail'den, (O) Mansur'dan, (O da) İbrahim'den (naklen rivâyet etti ki; O şöyle dedi: Kendisine Irak'ın (gayr-i müslim) ahalisinden bir adamın, (müslüman) bir adam vasıtasıyla müslüman olduğunda durumunun ne olacağı sorulmuş, kendisi de şöyle cevap vermiş: (Bu vasıta olan müslüman) onun yerine (gerektiğinde) diyet öder, (öldüğünde) de ona mirasçı olur! |