42. Bâb - Hadislerin Yazılmasını Caiz Görmeyen Kimseler 458. Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki) bize Hişâm, Zeyd b. Eslem'den, (o) Atâ' b. Yesâr'dan, (o da) Ebû Sa'îd el -Hudrî'den (naklen) haber verdi ki Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Benden, Kur'an'dan başka hiçbir şey yazmayınız. Kim benden, Kur'an'dan başka bir şey yazmışsa onu imha etsin. 459. Bize Ebû Ma'mer, Süfyân b. Uyeyne'den haber verdi (ki, o Süfyân) şöyle dedi: Bize Zeyd b. Eşlem, Atâ' b. Yesâr'dan, (oda) Ebû Sa'îd el -Hudrî'den (naklen) rivâyet etti ki, onlar Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) kendisinden (hadis) yazma hususunda izin istediler de (Hazret-i Peygamber) onlara izin vermedi. 460. Bize Bişr İbnu'l -Hakem, Süfyân b. Uyeyne'den, (o) İbn Şübrüme'den, (o da) eş -Şa'bi'den (naklen) haber verdi ki o (yani eş -Şa'bi) şöyle derdi: Ey Şibâk! Sana, -hadisi kasdederek -tekrar mı edeyim? Ben, hadisin bana tekrar edilmesini hiç istemedim. 461. Bize Muhammed b. Ahmed b. Ebî Halef haber verip dedi ki, Abdurrahman b. Mehdi'yi, şöyle derken işittim: Mâlik b. Enes'i şöyle derken işittim: ez -Zühri bir hadis nakletmişti. Sonra onunla bir yolda karşılaştım ve, (bineğinin) yularını tutup dedim ki; "Ebû Bekr! Bize rivâyet etmiş olduğun o hadisi bana tekrar et." Dedi ki; "Hadisin tekrar edilmesini mi istiyorsun?" (Mâlik) dedi ki ben de; "Sen hadisin tekrar edilmesini istemez miydin?" dedim. "Hayır" dedi. 'Yazmadın da?" dedim. "Hayır" dedi. 462. Bize Muhammed b. Kesir, el -Evzâ'î'den, onun şöyle dediğini haber verdi: Katâde yazma işini kerih görürdü. Bu sebeple yazma sesini işitince bunu hoş görmez ve, (alıp silmek, imha etmek için) eliyle onu arardı. 463. Bize Ebul -Muğire haber verip dedi ki, el -Evzâ'î onu (yani yazma işini) kerih görürdü. 464. Bize Muhammed b. Yûsuf, Süfyân'dan, (o da) Mansûr'dan (naklen) haber verdi ki, İbrahim yazmayı yani ilmi (yazmayı) kerih görürdü. 465. Bize Yûsuf b. Mûsa haber verip (dedi ki) bize Ezher, İbn Avn'dan, (o da) İbn Sirin'den (naklen) haber verdi (ki İbn Sîrin) şöyle dedi: "Bir kitap (yazılı bir şey) edinmiş olsaydım, Hazret-i Peygamberin (sallallahü aleyhi ve sellem) mektuplarını edinirdim. 466. Bize İsmail b. Ebân haber verip (dedi ki) bize İbn İdris, İbn Avn'dan, onun şöyle dediğini rivâyet etti: Hammâd'ı, İbrahim'den yazarken gördüm. O zaman İbrahim ona; "Seni menetmemiş miydim?" dedi. O da şöyle cevap verdi: Onlar sadece "atrâf -hadis hatırlatıcı notlar"dır. 467. Bize İsmail b. Ebân haber verip (dedi ki) bize İbn İdris, Şu'be'den, (o) el -Hakem'den, (o da) İbrahim'den (naklen) rivâyet etti (ki İbrahim) şöyle dedi: Abide bana dedi ki; "Benden hiçbir yazıyı ciltli kitap yapmayın! " 468. Bize Sa'îd b. Âmir, Hişâm'dan, onun şöyle dediğini haber verdi: Muhammed'den, başkasını değil sadece "el -A'mâk hadisi"ni yazdım. Onu da ezberleyince imha ettim. 469. Bize Mervân b. Muhammed haber verip (dedi ki) Sa'îd b. Abdilaziz'i, şöyle derken işittim: Asla hiçbir hadis yazmadım. 470. 471. Bize Abdullah b. İmrân haber verip (dedi ki) bize Ebû Dâvûd rivâyet edip (dedi ki) bize Şu'be, İsmail b. Recâ'dan, (o da) İbrahim'den (naklen) rivâyet etti (ki İbrahim) şöyle dedi: Abîde'den, üzerine yazmak için bir deri parçası istedim de o şöyle dedi: İbrahim! Benden hiçbir yazıyı ciltli kitap yapma!. 472. Bize Abdullah haber verip (dedi ki) bize Ebû Dâvûd rivâyet edip (dedi ki) bize Şu'be, el -Hakem'den, (o) İbrahim'den, (o da) Abide'den (naklen) onun (yani bir önceki haberin) aynısını rivâyet etti. 473. Bize Yahya b. Hammâd haber verip (dedi ki) bize Ebû Avâne, Süleyman b. Atik'den, (o) Ebû Ma'şer'den, (o da) İbrahim'den (naklen) rivâyet etti ki o (yani İbrahim) hadislerin defterlere yazılmasını kerih görür ve (sebep olarak da) "(Sonra) Mushaflara benzetilir!" derdi. Yahya dedi ki, kitabımda, Kâtib Ziyâd'dan (o da) Ebû Ma'şer'den (naklen şu ilâve cümleyi) buldum: Şu halde (defterlerin dışında) nasıl istersen yaz." 474. Bize Muhammed b. Yûsuf ve Ubeydullah b. Süfyân, Nu'rnân b. Kays'dan (naklen) haber verdiler ki, Abîde ölümü esnasında kitaplarını istetip imha etmiş ve, (sebep olarak da) "Onların, bir topluluğun eline geçip de onları (asıl) yerlerinde kullanmayacaklarından, (değiştireceklerinden) korkuyorum!" demiş. 475. Bize el -Hakem İbnu'l -Mübârek ve Zekeriyyâ b. Adiyy, Abdülvâhid b. Ziyâd'dan, (o) Leys'den, (o da) Mücâhid'den (naklen) haber verdi ki, o (yani Mücâhid) ilmin defterlere yazılmasını kerih gördü. 476. Bize Abdurrahman b. Salih haber verip (dedi ki) bize İbnu'l -Mübârek, el -Evzâ'i'den, onun şöyle dediğini rivâyet etti: Bu ilim, (uzun bir müddet) er kişilerin (birbirinden sözlü olarak) aldığı azîz bir şey olmaya devam etti. Nihayet onun mücmeli (özeti) sahifelere geçti veya ehli olmayan ona el attı (da bu azizliği, değeri yokoldu) 477. Bize Yûsuf b. Mûsa haber verip (dedi ki) bize Ebû Dâvûd et -Tayâlisî rivâyet edip (dedi ki) bize Şu'be, Yûnus'dan, şöyle dediğini haber verdi: el -Hasan yazıyor ve yazdırıyordu. İbn Sîrin ise ne yazıyor, ne yazdırıyordu. 478. Bize Yezid haber verip (dedi ki) bize el -Avvâm, İbrahim et -Teymi'den, şöyle dediğini haber verdi: İbn Mes'ûd'a, bazı insanların yanında beğenip (okudukları) bir kitabın olduğu haberi ulaştı. Bunun üzerine onlardan onu getirmelerini sürekli istemeye başladı. Nihayet onu getirdiler. O da onu imha etti. Sonra şöyle dedi: Sizden önceki ehl-i kitab, Rabblerinin kitabını terkederek alimlerinin kitaplarına yöneldikleri için helak olmuşlardı . 479. Bize Ebu'n -Nu'mân haber verip (dedi ki) bize Hammâd b. Zeyd, İbn Avn'dan, (o da) Muhammed'den (naklen) rivâyet etti (ki, Muhammed) şöyle dedi: Abiderye dedim ki; "Senden işittiğimi yazayım mı?" "Hayır" dedi. "Peki bir kitap bulursam okuyayım mı?" dedim. "Hayır" dedi. 480. Bize Yezid b. Harun haber verip (dedi ki) bize el -Cureyri, Ebû Nadra'dan, şöyle dediğini haber verdi: Ebû Sa'îd el -Hudri'ye dedim ki; "Bize yazdırmaz mısın? Çünkü biz ezberleyemiyoruz!". Şöyle cevap verdi: "Hayır! Size kesinlikle yazdırmayacak ve onu, bir Kur'an haline koymayacağız. Ama bizlerin, Resûlüllah'dan (sallallahü aleyhi ve sellem) ezberlediğimiz gibi siz de bizden ezberleyin!." 481. Bize Muhammed b. Kesir, el -Evzâ'î'den, şöyle dediğini rivâyet etti: Ebû Kesîr'i şöyle derken işittim: Ebû Hureyre'yi şöyle derken işittim: O (yani Ebû Hureyre'nin kendisi) ne yazar, ne yazdırır. 482. Bize Esed b. Mûsa haber verip (dedi ki) bize Şu'be, Ebû Mûsa'dan, (o) Humeyd b. Hâlid'den, (o da) Ebû Burde'den (naklen) rivâyet etti ki o (yani Ebu Burde), babasının rivâyet ettiği hadisleri yazıyordu. Derken (babası) Ebû Mûsa onu gördü ve (yazdıklarını) imha etti. 483. Bize el -velid b. Şücâ' haber verip (dedi ki) bana Kureyş b. Enes rivâyet edip dedi ki, İbn Avn bana şöyle dedi: Vallahi asla hiçbir hadis yazmadım İbn Avn dedi ki, İbn Sîrin de şöyle demişti: Hayır, vallahi asla hiçbir hadis yazmadım. İbn Avn dedi ki, İbn Sîrin, Zeyd b. Sâbit'den (naklen onun şöyle dediğini) bana söyledi: "Mervân İbnu'l -Hakem, Medine'de vali iken, kendisine birşeyler yazdırmamı istedi." (Zeyd) şöyle devam etti: "Ben de kabul etmedim. Bunun üzerine, oturduğu yer ile odanın geri kalan kısmının arasına bir perde çektirdi." (Zeyd devamla) şöyle dedi: "Arkadaşları bu yerde onun yanına girip konuşuyorlardı. Sonra Mervân arkadaşlarına döndü ve şöyle dedi: Ona hainlikden başka bir şey yaptığımızı zannetmiyorum!". Ardından bana yöneldi." (Zeyd) şöyle devam etti: "Nedir bu?" dedim. "Sana hainlikden başka bir şey yaptığımızı zannetmiyorum!" dedi. (Zeyd) dedi ki (tekrar) "Nedir bu?" dedim. Şöyle cevap verdi: "Biz bir adama, şu perdenin arkasında oturmasını ve senin şunlara vereceğin fetvalarla söyleyeceklerini yazmasını emretmiştik." 484. Bize Affân haber verip (dedi ki) bize Yahya b. Sa'îd el -Kattân rivâyet edip (dedi ki) bize Süfyân, Mansûr'dan, onun şöyle dediğini rivâyet etti: İbrahim'e dedim ki; "Salim hadisi senden daha tam rivâyet ediyor, (neden?)". Şöyle cevap verdi: "Çünkü Salim yazıyordu." 485. Bize el -velid b. Hişâm haber verip (dedi ki) bize el -Hâris b. Yezîd el -Hımsî, Amr b. Kays'dan, onun şöyle dediğini rivâyet etti: Hazret-i Muâviye öldüğü zaman, babamla beraber, Huvvârin'deki Yezîd b. Muâviye'ye, baş sağlığı dilemek ve halifelikden dolayı tebrik etmek üzere, gittik, oranın camisinde şöyle diyen bir adamla karşılaştık: "Dikkat edin! Şüphesiz, kötülerin yükseltilmesi, iyilerin alçaltılması kıyametin alâmetlerindendir. İyi bilin ki lafın ortaya çıkması, amelin mahzun olması, (sahipsiz kalması) kıyametin alâmetlerindendir. Dikkat edin! "Mesnâ"nın okunup da onu (Kur'an’la) değiştirecek kimsenin bulunmaması kıyametin alâmetlerindendir?" Ona; "Mesnâ da ne?" denildi. Şöyle cevap verdi: "Kur'an'dan başka yazdırılmak istenen kitab! Binaenaleyh Kur'an'a sarılınız! 486. Bize Ahmed b. Abdillah b. Yûnus haber verip (dedi ki) bize Ebu Zeyd rivâyet edip (dedi ki) bize Husayn, Murre el -Hemdânî'den, onun şöyle dediğini rivâyet etti: Ebû Murre el -Kindî, Şam'dan bir kitab getirdi ve onu götürüp Abdullah b. Mes'ûd'a verdi. O da ona baktı. Sonra bir leğen istedi. Ardından su istedi ve, (leğenin içinde o (kitabı) ıslatıp sildi. (Sebep olarak da) şöyle dedi: Sizden öncekiler ancak, (yabancı, değişik) kitaplara uyup kendi kitaplarını terketmekle helak oldular. " Husayn dedi ki, Murre sonra şöyle dedi: "Elbetteki o, şayet Kur'an'dan veya sünnetten olsaydı, (Abdullah) onu imha etmezdi. Ama o ehl-i kitabın kitaplarındandır. 487. Bize Muhammed b. Ahmed haber verip (dedi ki) bize Süfyân, Ömer'den, (o da) Yahya b. Ca'de'den (naklen) rivâyet etti (ki Yahya) şöyle dedi: (Bir gün) Hazret-i Peygambere (sallallahü aleyhi ve sellem), üzerinde bir yazı bulunan bir kürek kemiği getirilmiş de o şöyle buyurmuştur: "Bir topluluğa; peygamberlerinin getirdiklerini terkedip, kendi peygamberlerinden başka bir peygamberin veya kendi kitaplarından başka bir kitabın getirmiş olduğu şeylere yönelmeleri) sapıklık olarak yeter." Bunun üzerine Allah -azze ve celle -şu âyeti indirmiş: "Sana indirdiğimiz o kitab onlara kâfi gelmedi " 488. Bize Sehl b. Hammâd haber verip (dedi ki) bize Şu'be, el -Eş'as'dan, (o da) babasından -ki o Abdullah'ın talebe -arkadaşlarındandı - (naklen) rivâyet etti (ki, el -Eş'as'ın babası) şöyle dedi: Bir adamın yanında, üzerinde "Sübhanallahi ve'l -Hamdulillahi ve Lâ İlahe İllallahu vellahu Ekber=Allah her türlü noksanlıklardan beridir, yüce sıftalarla muttasıfdır. Hamd Allah'adır. Allah'dan başka hiçbir ilâh yokdur. Allah en uludur" (yazılı) 489. Bize Zekeriyya b. Adiyy haber verip (dedi ki) bize Ubeydullah -ki o İbn Amr'dır-, Abdulmelik b. Umeyr'den, (o) Ebû Burde'den, (o da) Ebû Mûsa'dan (naklen) rivâyet etti ki, İsrâiloğulları bir kitap yazıp ona uymuşlar ve Tevrat'ı terketmişlerdi. 490. Bize Ebu'n -Nu'mân haber verip (dedi ki) bize İsrail, Osman b. Ebi'l -Muğire'den, (o) Affân el -Muhâribî'den, (o da) babasından (naklen) rivâyet etti (ki Affân'ın babası) şöyle dedi: İbn Mes'ûd'u şöyle derken işittim: Bazı insanlar sözümü işitiyor, sonra gidip onu yazıyorlar. Halbuki ben hiç kimsenin, Allah'ın Kitâbı'ndan başkasını yazmasını helâl görmüyorum. 491. Bize Mâlik b. İsmail haber verip (dedi ki) bize Muhammed b. Fudayl, Şübrüme'den, onun şöyle dediğini rivâyet etti: eş -Şa'bî'yi, şöyle derken işittim: Ne beyazın üstüne siyah yazmışımdır (yani hadisleri ne yazmışımdır) ne de bir insandan bir hadisi tekrar etmesini istemişimdir. |