41- KABRİ KAZMAK HAKKINDA GELEN HADÎSLER BÂBI 1626) El-Edra’ es-Sülemî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Bir gece Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) için nöbet tutmaya gittim. Baktım ki bir adam yüksek sesle Kur'an okuyor. Biraz sonra Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) dışarı çıktı. Ben : Yâ Resûlallah! Bu adam riyakârdır, dedim. Edrâ' (radıyallahü anh) demiştir ki: Sonra o adam Medine'de vefat etti. Teçhiz işi bittikten sonra na'şını taşıyıp götürdüler. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (oradakilere) (Onu yavaş götürünüz. Allah onunla iyi muamele etti. Şüphesiz o, Allah'ı ve Resulünü seviyordu.) buyurdu. Edrâ' (radıyallahü anh) demiştir ki: Efendimiz onun kabrini kazdırdı ve buyurdu ki: (Kabrini geniş tutun. Allah ona bolluk verdi.) Bunun üzerine Ashâbından bâzısı: Yâ Resûlallah! Sen cidden ona üzüldün, dediler. Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) : (Evet. Çünkü şüphesiz o, Allah'ı ve Resulünü seviyordu.) buyurdu." 1627) Hişâm bin Amir (radıyallahü anhümâ) dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : (Mezarları kazınız. Geniş tutunuz ve iyi yapınız.) " |