25- PEYGAMBER (SALLALLAHÜ ALEYHİ VE SELLEM)’E SALÂVAT GETİRME BÂBI 956) . Ebû Said-i Hudrî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir Biz: Yâ Resûlallah! Sana (edilen) bu selâm (lâfzı)ı bildik. Salât (lâfzı) nasıldır? diye sorduk. O buyurdu ki: Şöyle deyiniz : 957 - “... (Abdurrahman) İbn-i Ebî Leylâ (radıyallahü anh)’den: Şöyle demiştir : Ka'b bin Ucre (radıyallahü anh) bana rastlayarak şöyle dedi : Sana bir hediye vereyim mi? Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir defasında yanımıza çıkageldi. Biz (kendisine) : (Yâ Resûlallah!) Sana selâm etmeyi bilmiş olduk. Sana salât nasıl (getirilir.) diye sorduk. O, buyurdu ki: (şöyle) deyiniz: 958 - “... Ebû Hümeyd es-Saîdî (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre : Sahâbiler Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e: Yâ Resûlallah! Sana salâvât getirmekle emrolunduk. Sana nasıl salâvât getireceğiz, diye sordular. O da buyurdu kî:(Şöyle) deyiniz : 959 - “... Abdullah bin Mes'ud (radıyallahü anh)’den: Şöyle demişdir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e salâvât getirmek istediğiniz zaman, O'na güzelce salâvât getiriniz. Çünkü şüphesiz siz bilemezsiniz. Umulur ki getirdiğiniz salâvât O'na arzedilir. ' Râvi demiştir ki: İbn-i Mes'ud (radıyallahü anh)'un yanındakiler kendisine: Şu halde (güzel salâvâtı) bize öğret, dediler. İbn-i Mes'ud (radıyallahü anh) (onlara) dedi kî: Şöyle söyleyiniz: 960 - “... Amir bin Rahîa (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: (Benim üzerime salâvât getiren hiç bir müslüman yoktur ki üzerime salâvât getirdiği sürece, melekler onun üzerine salâvât getirmesin. (Ona duâ ve istiğfar etmesin. ) Artık kul şu salâvâtı az getirsin, veya çok getirsin. ) 961 - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü anhüma)'dan; Şöyle demiştir : Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: (Bana salâvât getirmeyi unutan (terkeden) kişi cennet yolunu terketmiştir. ) |