Geri

   

 

 

 

İleri

 

45- İLİMDEN FAYDALANMAK VE ONUNLA AMEL ETMEK BÂBI

258) ... Ebû Hureyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre şöyle söylemiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ettiği dualardan birisi de şu idi:

( Allahım! Fayda vermeyen ilimden, kabul edilmeyen duadan, korkmayan kalpden ve (dünyadan) doymayan nefisten şüphesiz sana sığınırım. )

259) ... Ebû Hureyre (radıyallahü anh)’den şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle dua ederdi:

( Allahım! Bana öğrettiğin ilimden beni yararlandır, faydalanacağım ilmi bana öğret, ilmimi artır. Her hal (ilmimi arttırmadan önceki ve artırdıktan sonraki haller) üzerinde Allah’a hamd olsun. )

260) ... Ebû Hureyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

( Allah rızasının kazanılması için talep edilmesi gereken bir ilmi öğrenen bir kimse, sırf dünya menfaatı için bu ilmi öğrenecek olursa kıyamet günü Cennet kokusunu bulmayacaktır. )

261) ... İbni Maceh, Ebul Hasan, Ebû Hatim, Said bin Mansur, Fuleyh bin Süleyman... yolu ile de aynı hadisi rivâyet etmiştir.

262) ... (Abdullah) İbni Ömer (radıyallahü anh)’den Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, dediği rivâyet olunmuştur:

( Cahillerle ve aklı noksan olanlarla münakaşa etmek veya alimlere karşı böbürlenip övünmek, yahut da halkın teveccühünü kazanmak niyeti ile (dini) ilim talep eden kimse ateştedir. )

263) ... Cabir bin Abdillah (radıyallahü anh)’den Nebi (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, dediği rivâyet olunmuştur:

Ne alimlere karşı iftihar ve övünmek için, ne de cahillerle münakaşa etmek için ve ne de meclislerin seçkin köşelerinde yer almak için ilim talep etmeyiniz.

Bu yasağa rağmen kim böyle yaparsa ateşe (müstehaktır), ateşe (müstehaktır). )

264) ... (Abdullah) İbni Abbâs (radıyallahü anh)’dan Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, dediği rivâyet olunmuştur:

( Şüphesiz benim ümmetimden bazı insanlar dinde fıkıh bilgisine sahip olduğunu idda edecekler. Kuran okuyacaklar ve diyecekler ki: Biz emirler sınıfına varıyor, dünyalıklarından yararlanıyoruz. Fakat dindarlığımız hususunda onlardan uzak durup (bu yönden bize bir zarar ilişmiyor) derler. Halbuki onların dediğinin gerçekleşmesi mümkün değildir. Katad (adındaki dikenli ve meyvesiz ağaç)dan geven dikeninden başka (bir meyve) toplamak mümkün olmadığı gibi emirlere yaklaşmaktan, bir şey toplanamaz. Ancak... )

(İbni Maceh diyor ki) Ravi Muhammed bin es-Sabbah dedi ki: Zannımca Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (hataları kasdetti. )

265) ... Ebû Hureyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

( Cübbül-Hüzn (veya) Cübbül Hazan’den Allah’a sığınınız), buyurdu.

Sahabiler, Ya Resûlüllah!

Cübbül-Hüzn (veya Cübbül-Hazan) nedir? diye sordular. Resûlüllah onlara cevaben:

( Cehennem’de öyle bir deredir ki Cehennem her gün dörtyüz defa ondan (Allah’a) sığınır ), buyurdu. Sahabiler:

- Ya Resûlüllah! Kimler bu dereye girer? diye sordular. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

( O dere, amelleri ile riyakarlık eden Kuran okuyucuları için hazırlanmıştır. Allah’ın en çok öfkelendiği kuralardan bir kısmı da şüphesiz emirleri ziyaret eden okuyuculardır), buyurdu. (Ravi) el-Muharibi dedi ki emirlerden maksat zalim olan emirlerdir.

266) ...

267) ... Abdullah İbni Mesud (radıyallahü anh)’den şöyle söylediği rivâyet edilmiştir:

Eğer ilim ehli, ilmi(n değerini) koruyup onu liyakatlı olanların yanına koymuş olsalardı, ilim sayesinde, zamanlarındaki insanların büyükleri olacaklardı. Lakin alimler, ilim vasıtası ile dünya ehlinden bir takım menfaatler sağlamak için ilmi değerlendirmeden dünya ehline mebzulen vermeye giriştiler. Bu sebeple dünya ehli yanında alimlerin değeri de düştü. Ben sizin Peygamberiniz (sallallahü aleyhi ve sellem)’den şöyle buyururken işittim:

( Kim çok arzuları tek arzu –ahirete ait arzu- haline döndürürse Allah, onun dünyaya ait arzusu için yeterdir. Ve kim ki, dünya ahvali hakkındaki arzuları dağılırsa veya arzular kendisini dağıtırsa onun dünyanın hangi deresinde helak olduğuna Allah iltifat etmiyecektir. )

268) ... İbni Maceh, Ebul –Hasan’dan naklen ikinci bir sened ile de hadisi rivâyet etmiştir.

269) ... İbni Ömer (radıyallahü anh)’dan rivâyet edildiğine göre Nebi (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

( Kim Allah’tan başka bir şey için (dini) ilim talep ederse veya o ilimle Allah rızasından başka bir maksad edinirse Cehennem’den olan üzerine hazırlansın. )

270) ... Huzeyfe (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre kendisi: Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den şöyle buyururken işittim, demiştir:

( Alimlere karşı böbürlenerek övünmek veya cahillerle münakaşa etmek veyahut halkın teveccühünü kendinize çevirmek için (dini) ilim öğrenmeyiniz. Kim böyle yaparsa o kimse ateştedir. )

271) ... Ebû Hureyre (radıyallahü anh)’den Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu dediği rivâyet olunmuştur:

( Kim alimlere karşı böbürlenip övünmek, cahillerle münakaşa etmek ve halkın teveccühünü kendisine yöneltmek için (dini) ilim öğrenirse Allah o kimseyi Cehenneme sokar. )