25- Biat Edilen Devlet Başkanına İtaat Gerekir 4208- Abdurrahman b. Abdu Rabbil Ka’be (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Kâbe’nin gölgesinde oturan Abdullah b. Amr’ın yanına vardım etrafındakilere şu hadisi anlatıyordu, bizzat ondan işittim: (Rasûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem) ile birlikte bir seferde iken bir yerde konakladık. Bir kısmımız çadır kurmakla meşgul iken bir kısmımız okla atış talimi yapıyor bir kısmımız da hayvanları otlatıyordu. O sırada Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in çağırıcısı (namaz toplayıcıdır) diye seslendi ve toplandık. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kalktı ve şöyle konuştu: (Benden önce gelen her peygamber ümmetini hayırlı gördüğü şeylere yöneltmiş, kötü ve zararlı gördüğü şeylerden de sakındırmıştır. Siz ümmetimin ilk gelenleri yani sizler daha bahtiyarsınız sonradan gelenler hoşlarına gitmeyen felaketlerle karşılaşacaklardır, ortaya çıkan fitnelere kapılarak birbirlerini zayıflatacaklar. Bir fitne ortaya çıkacak Mü’min’ler diyecekler ki bu fitne beni batırır derler fakat durum düzelir sonra tekrar fitne ortaya çıkınca bu bizi felakete götürür derler sonra ortalık yine düzelir. Sizden kim Cehennem’den uzaklaştırılıp Cennet’e girmek isterse ölüm kendine imanlı olduğu halde Allah’a ve ahirete inanır olduğu halde gelsin. İnsanların kendisine nasıl davranmalarını istiyorsa o da insanlara öyle davransın. Güvenerek seçip biat ettiği devlet reisine gücü yettiği nispette itaat etsin. Eğer biri çıkar da devlet reisine karşı gelirse onun boynunu vurun) Abdullah’a yaklaştım ve: (Bu söylediklerini Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den bizzat sen işittin mi?) dedim. (Evet) dedi ve hadisi anlatmaya devam etti. (Müslim, Imara: 10; İbn Mâce, Fiten: 9) |