194- Teyemmüm Hangi Olay Üzerine Başlamıştı? 312- Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber seferlerden birine çıkmıştık. Beyda veya Zat-ül Ceyş bölgesine geldiğimizde gerdanlığım kayboldu. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onu aramak için orada konakladı. Diğer insanlar da O’nunla birlikte konaklamış oldular. Orası bir su başı değildi. Yanlarında da su yoktu. İnsanlar, Ebû Bekir’e gelerek: Âişe’nin yaptığını görmüyor musun? Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ve insanların bu susuz yerde konaklamalarına sebep olmuştur. Yanlarında su kalmamıştır. Bunun üzerine; babam Ebû Bekir, yanıma geldi. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), başını dizimin üzerine koymuş uyuya kalmıştı. Bana şöyle dedi: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ve bu insanları bu susuz yerde, burada alıkoydun yanlarında da suları yok. Âişe diyor ki: (Babam Ebû Bekir beni böylece azarladı, ağzına geleni söyledi ve eliyle böğrüme dürttü. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in dizimde uyuması hareket etmemi engelliyordu.) Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) uyudu ve sabah oldu fakat su yoktu. Bunun üzerine Allah teyemmüm ayetini indirdi. O zaman Üseyd b. Hudayr: (Ey Ebû Bekir ailesi, bu sizin ilk bereketiniz değildir) dedi. Âişe (radıyallahü anha) diyor ki: (Gideceğimiz sırada üzerine bindiğimiz deveyi kaldırınca gerdanlığı devenin altında bulduk.) (Buhârî, Teyemmüm: 1; İbn Mâce, Tahara: 90) |