Geri

   

 

 

 

İleri

 

118. (Kalbe Gelen) Kuşkunun (Vesvesenin) Önlenmesi Hakkında (Gelen Hadisler)

5110- Ebû Zümeyl'den demiştir ki:

" Ben Hazret-i İbn Abbâs'a:

" Benim kalbimde hissettiğim bu duygu nedir? diye sordum."

Neymiş o! (Söyle de bilelim), dedi.

Ben de: Vallahi onu söylemem, dedim. Bunun üzerine bana:

Şüphe ile ilgili bir şey mi? (Yoksa) dedi ve gülerek:

" Bundan hiçbir kimse kurtulamamıştır, buyurdu. Nihayet aziz ve celîl olan Allah:

" Sana indirdiklerimizde şüphe ediyorsan, senden önce indirdiğimiz kitapları okuyanlara sor..."

Yunus (10), 94. âyet-i kerimesini indirdi. Bunun üzerine (Hazret-i İbn Abbâs) bana:

Eğer içinde bir şüphe hissedecek olursan:

" O hem evveldir, hem âhirdir, hem zahirdir, hem bâtındır ve o herşeyi bilendir."

Hadid (57)3. de buyurdu.

5111- Hazret-i Ebû Hüreyre'den demiştir ki: (Hazret-i Peygamberin) sahabîlerinden bazı kimseler (gelip):

" Ey Allah'ın Rasulü, biz içimizde söylenmesini (bile) büyük (bir suç) gördüğümüz birşey(ler) hissediyoruz, bi onu söyleyince (dünyanın tümüyle) bizim olmasını (bile) istemeyiz" dediler. (Bunun üzerine Hazret-i: Peygamber):

Demek böyle birşey hissetiniz öyle mi? dedi.

Evet, dediler. (Hazret-i Peygamber):

İşte bu, açık bir imandır, buyurdu.

Müslim, iman 132.

5112- Hazret-i İbn Abbâs'dan demiştir ki: Bir adam Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gelerek:

Ey Allah'ın Rasulü, birimiz içinde kendisine (sıkıntı) veren (öyle) bir duygu hissediyor ki; onun (yanıp) kömür olması kendisine onu (başkalarına) söylemesinden daha sevimlidir, dedi. (Hazret-i Peygamber de:)

Allahu ekber, Allahü ekber, Allahü ekber. (Şeytanın) vesvese vermek için (kurduğu) tuzağını bozan Allah'a hamdolsun" cevabını verdi.

Ebû Dâvûd dedi ki: (Bu hadisin ravilerinden) İbn Kudâme (bu hadisi rivâyet ederken) " tuzağını bozan" kelimesi yerine " işini bozan" kelimesini rivâyet etti.