62. Oyuncak Bebeklerle Oynamanın Hükmü 4931- Hazret-i Âişe'den dedi ki: Ben kız (şeklinde yapılmış oyuncaklarla oynardım. Bazan (bu bebeklerle oynarken) yanımda küçük kızlar da bulunurdu. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de yanıma giriverirdi. O girince (beni yalnız bırakıp) dışarı çıkarlar. (Resûlüllah yanımdan) çıkınca da, (içeri ) girerlerdi. Buharî edeb. XI; Müslim, fedail XI; İbn Mace, nikâh 50. 4932- Hazret-i Âişe'den dedi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Tebük ya da Hayber savaşından gelmişti. (Âişe'nin) sofasın(ın önünde) de bir perde vardı. (Tam o sırada) rüzgar esip Âişe'ye ait oyuncak bebeklerin üzerin)den (sözü geçen) perdenin bir ucunu açıverdi. Bunun üzerine (Hazret-i Peygamber:) " Bu(nlar) da ne ey Âişe?" dedi. (Hazret-i Âişe de:) Bunlar oyuncaklarım, cevabını verdi. (O sırada Hazret-i Peygamber) bebekleri arasına bir de çaputtan (yapılmış) kanatlı bir at gördü ve: " Bebekler arasında gördüğüm bu (oyuncak) da nedir?" dedi, Hazret-i Âişe: Attır, cevabım verdi. (Bunun üzerine) Hazret-i Peygamber: " (Peki) bunun üzerindeki(ler) nedir?" dedi, (Hazret-i Âişe de): Kanatlarıdır, karşılığını verdi. (Hazret-i Peygamber): " Atın kanatları olur mu?" dedi, (Hazret-i Âişe:) Sen Hazret-i Süleyman'ın kanatlı atları olduğunu duymadın mı? cevabını verdi. (Hazret-i Âişe rivâyetine devam ederek) dedi ki: Bunun üzerine (Hazret-i Peygamber öyle bir) güldü (ki) azı dişlerini ble gördüm. Buharî, edeb 81; İbn Sa'd, VII, 40-45. |