Geri

   

 

 

 

İleri

 

22. Şahidleri Olmayan İki Kişinin Bir Mal Üzerinde Hak İddia Etmeleri

3615- Ebû Mûsâ el-Eş'arî'den rivâyet olunduğuna göre;

İki adam bir deve ya da bir hayvan üzerinde hak iddia ederek Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e başvurmuşlar; hiçbirinin de şahidi yokmuş. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) de o deveyi ikisi arasında paylaştırmış.

Nesâî, kudât 35; İbn Mâce, ahkâm 11.

3616- (Bir önceki hadis) senediyle ve manasıyla (yine) Sâid (b. Ebî Bürde)'den rivâyet olunmuştur.

3617- (Bir önceki hadisdeki senetle) Katâde'den rivâyet olunduğuna göre;

Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında iki adam bir deve üzerinde hak iddia etmişler ve (ikisi de) iki (şer) şahit (bulup) göndermişler. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) o deveyi bu iki kişi arasında eşit olarak paylaştırmış.

3618- Ebû Hureyre'den rivâyet olunduğuna göre;

İki kişi bir mal üzerinde anlaşmazlığa düşerek, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e başvurmuşlar. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) de (onlara):

" İsteyerek de olsa istemeyerek de olsa, (sonunda) yemin etmek üzere kur'a çekiniz" buyurmuştur.

İbn Mâce, ahkâm II, 20; Ahmed b. Hanbel, II, 317, 489, 524.

3619- Ebû Hureyre'dem rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem):

" (İhtilaflı olan) iki kişi yemin etmeyi isteseler de istemeseler de (sonunda) yemin etmek üzere (aralarında) kur'a çekmelidirler." buyurmuştur.

(Ravi) Seleme (b. Şebîb) dedi ki: (Abdürrezzak bu hadisi bana):

" Bize Ma'mer haber verdi" (tabiriyle) ve’İki kişiye, istemedikleri halde yemin teklif edilirse " (sözleriyle) rivâyet etti.

Buharî, şehadât 24.

3620- Saîd b. Ebî Arûbe'den, (yine) aynen (3613 numaralı) İbn Minhâl (hadisinin) senediyle rivâyet edilmiştir ki, Ebû Mûsâ el-Eş'arî şöyle dedi:

(İki adam) bir hayvan üzerinde (hak iddia ederek Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e başvurdular), ikisinin de şahidi yoktu. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onlara (sonunda) yemin etmek üzere kur'a çekmelerini emir buyurdu.

Nesâî, kudât 35; İbn Mâce, ahkâm 11.