2. Birinin Malını Almak İçin Yemin Etmek 3245- Abdullah (b. Mes'ûd) (radıyallahü anh) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın şöyle buyurduğunu haber vermiştir: " Bir kimse, müslüman bir kimsenin malım almak için yalan yere yemin ederse; Allah kendisine gazaplı olduğu halde Allah'a ulaşır." Eş'as (radıyallahü anh) dedi ki: Vallahi bu hadis benim hakkımdadır. Benimle bir yahudinin arasında (nizâlı) bir arazi vardı. Yahudi benim hakkımı inkâr etti. Durumu Hazret-i Peygamber'e arzettim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana: " Delilin var mı?" diye sordu. Hayır, dedim. O zaman yahudiye: " Yemin et!" dedi. Ya Resûlallah! Öyleyse yemin eder, malımı alır götürür, dedim. Bunun üzerine Allah, " Allah'ın ahdini ve yeminlerini az bir değere değişenlerin," âyetini indirdi. Âl-i İmran, (3) 77. Buharî, eymân 18, ahkâm 30; Müslim, îman 220, 221; Tirmizî, büyü 42; İbn Mâce, ahkâm 7; Ahmed b. Hanbel, I, 379, 442, V, 211, 212. 3246- Eş'as b. Kays (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Kinde ve Hadramevt'den olan iki adam, Yemen'deki bir arazi konusunda Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in huzurunda davalaştılar.Hadramlı: Ya Resûlallah! Benim arazimi bunun babası gasbetti. O, (şu anda) bunun elindedir, dedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): " Delilin var mı?" buyurdu. Hayır, fakat onun; o arazinin benini olup, babasının benden gasbettiğini bilmediğine, Allah adına yemin etmesini istiyorum. Kindî, yemin etmeye hazırlandı. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): " Yemin ederek bir mala sahip olan kimse, Allah (celle celâluhu)'a ancak elleri ayakları kesik olarak varır." buyurdu. -Bunun üzerine Kindeli: ;- Arazi onundur, dedi. Dârimî, fadâilu'l-Kur'an 3; Ahmed b. Hanbel, V, 212, 213, 284, 285. 3247- Alkame b. Vâil b. Hucr el-Hadramî, babasın(Vâil)'dan şu haberi nakletmiştir: Hadramevt ve Kinde'den birer adam Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a geldiler. Hadramlı olan: Ya Resûlallah! Bu adam, benim babamdan kalan arazime zorla sahip oldu. Kindeli: O, benim elimde (sahip olduğum) arazimdir. Orayı ekiyorum. Bunun orada hakkı yok. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Hadramlıya; " Delilin var mı?" diye sordu. Hadramlı: Hayır. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): " Senin için ancak onun (Kindelinin) yemini var (ona yemin ettirme hakkın var)." Hadramlı: Ya Resûlallah! Bu facir birisi, yemin ettiği şeye aldırmaz, hiçbir günahdan sakınmaz. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): " Senin bundan başka hakkın yok." Kindeli yemin etmek için (minberin yanına doğru) gitti. Arkasını dönünce Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): " Dikkat edin! Vallahi eğer haksız yere yemek için bir mal üzerine yemin ederse şüphesiz Allahü Teâlâ'ya, o kendisinden yüz çevirmiş olduğu halde varacaktır." buyurdu. Müslim, îmân 223; Tirmizî, ahkâm 12. |