Geri

   

 

 

 

İleri

 

127. İslâm'ı Telkin Etmeden Esîri Öldürmenin Hükmü

2685- Sâ'd'dan; demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Mekke'nin fethi günü dört erkek iki kadının, dışında (Mekke'de bulunan tüm) halka eman verdi.

(Ravi Mus'âb) bunların (hepsinin) isimlerini verdi ve (bu isimler arasında) İbn Ebî Şerhi de zikretti. Sonra hadisi (sonuna kadar) rivâyet etti.

(Ravi Sa'd rivâyetine devam ederek) dedi ki:

İbn Ebi Şerh'e gelince o, Osman b. Affân'ın yanında gizlendi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), halkı kendisine beyat (etmeleri) için çağırınca (Osman b. Affân) onu ta Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına kadar getirdi ve;

" Ey Allah'ın elçisi Abdullah ile de bey'atlaş" dedi. Bunun üzerine (Hazret-i Peygamber) başını kaldırıp (Abdullah'a) üç defa baktı bu bakışların hiç birinde de (Osman radıyallahü anh)'ın ba(sözü) nü kabule yanaşmadı ancak üçüncü (defa baktık)dan sonra onunla bey'atlastı. Sonra ashabına dönüp:

" İçinizde Abdullah'ın (benimle) bey'atlaşmasın(ı istemediğimden (dolayı) ellerimi sakındığımı görünce kalkıp da onu öldürecek anlayışlı birisi yok muydu?" buyurdu. (Orada bulunanlar da:)

Ey Allah'ın Rasûlü, biz senin içindekini ancak bize gözle işaret edersen (o zaman) anlayabiliriz dediler. (Hazret-i Peygamber de);

" Bir peygambere hain gözlere sahip olmak yakışmaz.'' buyurdu. Nesâî, Tahrîmu'd-dem 14.

Ebû Dâvûd der ki: Abdullah, Osman’in sütkardeşiydi, Velid b. Ukbe ise Osman’ın anne bir kardeşiydi ve Osman ona şarap içtiğinden dolayı hadd vurmuştu.

2686- Sâid b. Yerbu'dan rivâyet olunduğuna göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Mekke'nin fethi günü (şöyle) buyurmuştur:

" Dört kişi vardır ki onlara harem dışında da harem içinde de eman vermiyorum." buyurmuş ve (onların) isimlerini vermiş. (Râvî) dedi ki; (Hazret-i Peygamber bu isimler arasında) Makîs'e ait şarkıcı iki cariye (nin isimlerini) de (yerdi). Bunlardan birisi öldürüldü, diğeri de (önce) kurtulup kaçtı. Bir süre sonra da müslüman oldu.

Ebû Dâvûd der ki: Bu hadisin (Şeyhim) İbnü'l-Ala'dan (gelen) isnadını iyice anlayamadım.

2687- Enes b. Mâlik'den (rivâyet olunduğuna göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) fetih yılında Mekke'ye başında miğferle girmiş. Miğferi çıkarınca yanına bir adam gelip;

İbn Hatal Ka'be'nin örtüsüne sarılmış (duruyor), demiş. (Bunun üzerine Hazret-i Peygamber),

" onu öldürün" diye emir vermiş.

Buhârî, cezaü's-sayd 18, cihâd 169, el-Meğâzî 47 libâs 17; Müslim, hac 450; Tirmizi, cihâd 18; Nesâi, menâsık 107; İbn Mâce, cihâd 8; Dârimî, menâsık 88; siyer 20; Muvatta', hac 247; Ahmed b. Hanbel, III, 109, 163, 180, 186, 224, 231, 232, 240.

Ebû Dâvûd dedi ki: İbn-i Hatal'ın ismi Abdullah'dır. O'nu Ebû Berze el-Eslemî öldürdü.