94. Kabe'de Namaz Kılmak 2025- Abdullah b. Ömer'den rivâyet olunduğuna göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Üsâme b. Zeyd, Kabe hizmetçisi Osman b. Talha ve Bilâl ile birlikte Kabe'ye girmiş, (Osman) Kabe'nin kapısını üzerilerine kapamış (Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem yanındakilerle birlikte) orada bir süre durmuş. İbn Ömer demiştir ki: Çıktığı vakit Bilal’e; " Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ne yaptı?" diye sordum. Bir direk soluna, iki direk sağına üç direk de arkasına aldı, o gün Beyt altı direk üzerinde idi.. Sonra namaz kıldı, cevabını verdi. Buhârî salât 96; Müslim, hac 388; Nesâî, kıble 6; Muvatta, hac 193; Ahmed b. Hanbel, II, 113, 138. 2026- Şu (önceki hadis-i şerîf) Mâlik'den de rivâyet olunmuştur. Ancak (bu hadisi Mâlik'den rivâyet eden Abdurrahman b. Mehdî burada bir önceki hadisde geçen) direkleri zikretmemiştir. (Abdurrahman b. Mehdi Mâlik'den naklen) dedi ki: Sonra (Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem) namaz kıldı; kendisiyle kıble arasında üç arşın(lık bir mesafe) vardı. Sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir. 2027- İbn Ömer (radıyallahü anh) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den (2023 numaralı) Ka'nebî hadisinin manasını rivâyet etti (ve); " Ben (Kabe'de Hazret-i Peygamberin) kaç (rekat) namaz kıldığını Bilâl'e sormayı unuttum" dedi. Müslim, hac 389, 391. 2028- Abdurrahman b. Safvân'dan nakledilmiştir ki: Ben Ömer b. Hattâb'a: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Kabe'ye girdiği zaman ne yaptı? diye sordum da; İki rekat namaz kıldı, diye cevap verdi. Sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir. 2029- İbn Abbâs (radıyallahü anh)'dan rivâyet olunduğuna göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Mekke'ye gelince içinde putlar bulunan Kabe'ye girmek istememiş (ve Hazret-i Ömer'e) onları (çıkarmasını) emretmiş, bunun üzerine (putlar Kabe'den) çıkartılmış ve (özellikle) İbrahim ve İsmail (aleyhisselâm)'ın heykelleri de ellerinde ezlâm (demlen fal okları) olduğu halde çıkarılmışlar. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (bu iki heykeli yapanları kastederek); " Allah onları helâk etsin, onlar pek iyi bilirler ki (bu iki Peygamber hiç bir zaman) kısmetlerini fal oklarıyla aramış değillerdir" buyurmuş, sonra Beyt'e girip her tarafında ve her köşesinde tekbir getirmiş sonra orada namaz, kılmadan (dışarı) çıkmıştır. Buhârî, hac 54, enbiyâ 8, meğâzî, 148; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, V, 158. |