Geri

   

 

 

 

İleri

 

33. İhramlının Giyebileceği Şeyler

1825- İbn Ömer'den nakledilmiştir ki: Bir adam Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e; -İhramlı (bir kimse) elbiselerden hangilerini (giymeyi) terkeder? diye sordu. (Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem de);

" Gömlek, bornoz, don, sarık, alaçehre veya safran çiçeğiyle boyanmış elbise ve mest giyemez. Ancak (dikişsiz) ayakkabı bulamayan kimse müstesnadır. Kim (dikişsiz) ayakkabı bulamazsa mest giysin (Ama) onları topuklardan aşağı olacak şekilde kessin,"

Buhârî, hac 21. Cezau's-sayd 13, 15, libâs 8, 13, 15; Müslim, hac 1, 2; Tirmizi, hac 18; Nesâî, hac 30, 33, 34, 35; İbn Mâce, menâsik 19; Dârimî, menâsik 9; Muvatta', hac 8; Ahmed b. Hanbel, II, 29, 32, 34, 54, 63, 65, 77, 119. buyurdu.

1826- Önceki hadisin manasını İbn Ömer Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den rivâyet etmiştir.

1827- İbn Ömer vasıtasıyla Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den (iki numara) önceki hadisin manası rivâyet edilmiştir. Ancak (Nâfi bu rivâyetine) şunları ilâve etmiştir:

" İhramlı kadın yüzünü örtemez ve eldiven giyemez."

Buhârî, cezâu's-sayd 13; Tirmizî, hac 18; Nesâî, menâsik 33, 39; Muvatta, hac 15; Ahmed b. Hanbel, VI, 119; Beyhaki, es-Sünenü’l-kübra, V, 47.

Ebû Dâvûd buyurdu ki:

1. Şu (bir önceki) hadisi (aynen) el-Leys'in rivâyet ettiği gibi, Mûsâ vasıtasıyla Nâfi'den (merfû olarak) Hatim b. İsmail ile Yahya b. Eyyûb de rivâyet etti:

2. Bu hadisi Mûsâ b. Târik da, Mûsâ b. Ukbe vasıtasıyla mevkuf olarak İbn Ömer'den rivâyet etti.

3. Bu hadisi aynı şekilde (İbn Ömer'den) mevkuf olarak Ubeydullah b. Ömer ile Mâlik ve Eyyûb de rivâyet etmiş(ler)dir.

4. İbrahim b. Saîd el-Medînî de (bu hadisi) Nâfi' ve İbn Ömer vasıtasıyla Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den (merfû' olarak ve şu manaya gelen lâfızlarla rivâyet etti:) " İhramlı bir kadın yüzünü örtemez ve eldiven takınamaz."

5. Ebû Dâvûd buyurdu ki: İbrahim b. Saîd el-Medinî, Medine halkından bir râvîdir.Kendisinden (rivâyet edilen) fazla bir hadis yoktur.

1828- İbn Ömer'den rivâyet edildiğine göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) " 4hramlı bir kadın yüzünü örtemez ve eldiven takamaz" buyurmuştur.

1829-  Abdullah b. Ömer'den rivâyet olunduğuna göre, kendisi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı kadınları ihramlarında iken eldiven ve peçe takmaktan, alaçehre ve safran sürülmüş şeyleri giymekten nehyederken ve;

" Kadınlar bunun dışında kalan giyeceklerden (ister) aspurla boyalı (olsun, ister) ipekli zinet, don, gömlek veya mest (olsun) istedikleri türden elbiseleri giysinler" (derken) işitmiştir.

Ebû Dâvûd buyurduki: Bu hadisi İbn İshak vasıtasıyla İbn Ömer'den Abde (b. Süleyman) ile Muhammed b. Seleme de " ve ma mes-selversu vezza'ferânüfninessiyâbi" cümlesine kadar rivâyet ettiler. Fakat daha gerisini nakletmediler.

1830- Nâfi'in İbn Ömer'den rivâyet ettiğine göre İbn Ömer Üşümüş de, " Ey Nâfi, üzerime bir elbise atıver" demiş. (Nâfi diyor ki): Ben de üzerine bir bornoz attım. Bunun üzerine;

" Sen bunu benim üzerime atıyorsun ama, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ihramlı bir kimsenin onu giymesini yasak etti dedi.

Buhârî, hac 21; Nesâî, menâsik 34.

1831- İbn Abbâs (radıyallahü anh)'dan nakledilmiştir ki:

" Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)(şöyle) buyururken işittim;

" Don, eteklik bulamayan (ihramlı kimseler) içindir. Mest de dikişsiz ayakkabı bulamayan (ihramlı kimseler) içindir."

Buhârî, haç 6; Müslim, hac 4; Nesâî, Menâsik 32; Tirmizî, hac 19.

Ebû Dâvûd buyurdu ki: Bu, Mekkelilerin hadisidir. Kaynağı ise, Basra'lı Câbir b. Zeyd'dir. Zeyd donu zikretmekle teferrüd etmiş, mestleri kesmekten hiç bahsetmemiştir.

1832- Mü'minlerin annesi Âişe (radıyallahü anhâ) buyurdu ki: Biz Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'le birlikte Mekke'ye (gitmek üzere yola) çıkmıştık. İhrama gireceğimizde alınlarımıza kokulu madde(ler) sürdük. Birimiz terlediği zaman kokulu madde yüzüne akardı. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), bunu görürdü de o kimseyi (bu kokuyu sürünmekten) nehyetmezdi.

Ahmed b. Hanbel, VI, 79.

1833- Muhammed b. İshâk'dan nakledilmiştir ki: Ben İbn Şihâb'a (ihramlı bir kadının mestleri topukların altından keserek giymesinden) bahsettim de bana (şöyle) dedi:

Salim b. Abdullah(ın) bana haber verdiği(ne göre), Abdullah İbn Ömer böyle yaparmış. Yani ihramlı kadın(lar) için mestleri kesermiş. Sonra (ailesi) Safiyye bint Ubeyd O'na, Âişe (radıyallahü anhâ)'nın;

" Gerçekten Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) mest hususunda kadınlara izin vermişti" dediğini söyledi. Artık (İbn Ömer) bu (tutumu)nu bıraktı.

el-Fethu'r-rabbânî, XI, 196.