6. Zekât Memurunun Rızası 1588- Beşîr b. el-Hasâsiyye'den; İbn Ubeyd kendi hadisinde " Onun adı (aslında Beşir değildi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona Beşir adım verdi der. Rivâyet edildiğine göre O, şöyle demiştir: Biz (Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a: Zekât memurları (vâcibten fazla zekât almakla) bize haksızlık ediyorlar. Bundan dolayı onların bize yaptıkları haksızlık kadarım mallarımızdan gizleyebilir miyiz? dedik. O' (sallallahü aleyhi ve sellem) da: " Hayır" buyurdu. Kütüb-i sitte içinde sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir. 1589- Ma'mer (b. Râşid) bir önceki hadisi Eyyûb'dan aynı isnâd ve mana ile rîvâyet etmiştir. Ancak o (şöyle demiştir): (Beşir) dedi ki: " Ya Resûlallah, şüphesiz zekât memurları (haksızlık yapıyorlar)..." dedik. Sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir. Ebû Dâvûd buyurdu ki: Abdurrezzak onu Ma'mer'den merfu olarak rivâyet etmiştir. 1590- Abdurrahman b. Câbir b. Atık, babası (Câbir b. Atik)’den rivâyet ettiğine göre, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: " (Tarafınızdan kendilerine) buğzedilen binittiler yakında size gelecek. Size geldiklerinde onlara " hoş geldiniz" deyin ve kendilerini almak istedikleri şeylerle başbaşa bırakın. Şayet âdil davranırlarsa, kendi lehlerinedir; zulmederlerse, kendi aleyhlerinedir. Onları memnun edin. Zira zekât (sevabı)nızın tam oluşu, onların rızası (nı almanıza bağlı)dır. Onlar da size dua etsinler. Beyhaki, es-Sünnenu'l-kübrâ, IV, 114 Ebû Dâvûd buyurdu ki: Ebû'l-Gusn, Sabit b. Kays b. Gusn'dur. 1591- Cerîr b. Abdullah (radıyallahü anh)'dan nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a -bedevilerden- bir takım insanlar gelerek: Zekât memurlarından bazı kimseler bize gelip zulmediyorlar, dediler. O (sallallahü aleyhi ve sellem) da: " Zekât memurlarınızı memnun edin" buyurdu. Ya Resûlallah! Bize zulmetseler de mi? dediler. (Tekrar:) " Zekât memurlarınızı memnun edin" buyurdu. (Râvi) Osman: " - (Zannımızca) zulmedilirseniz de" sözünü ilâve etmiştir. Ebû Kâmil, hadisinde dedi ki: Cerîr, " bunu Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'dan işittikten sonra hiç bir zekât memuru benden memnun olmadan ayrılmamıştır" dedi. Müslim, zekât 29; Nesâî, zekât 14. |